Muhterem hemşehriler, size öyle bir şehrin hikâyesini anlatayım ki, yolları çukur, tamircileri mücevher takan, vatandaşı ise sabırda Yusuf Peygamber'e taş çıkartmış olsun! Üç yıl önce "birkaç ay sürer" denilen su şebekesi yenilemesi nihayet bitti.

Öyle ki, bu "kutlu" günü taçlandırmak için tam on bir protokol üyesi, masmavi bir kurdeleyi sırayla kesmek için kuyruğa girdi. Her biri makası eline alıp kesti de kesti... Sanki her kesiş, üç yıllık bekleyişin hüznünü ve "Acaba yollar ne zaman düzelecek?" endişesini taşıyordu.

Bu üç yıl boyunca şehrimiz "Çalışma Alanı" yazılı tabelalarla donatıldı. Öyle ki, bu tabelalar artık mahallelinin vazgeçilmezi oldu. Kimi vatandaş "Şu üç yıllık tabelanın solundan dön" diye adres tarif eder oldu; kimi de tabelanın dibine çiçek dikip "Bari bunlar açsın" dedi. Yollar, çukurlarıyla meşhur oldu. Öyle çukurlar ki, her biri bir hikâye anlatıyordu: Kimi lastik patlattı, kimi amortisör bozdu, kimi de vatandaşı tamirci kapısından çıkmaz etti.

Oto tamircileri, bu üç yılda adeta altın çağını yaşadı. Vatandaşın arabası sanayiden çıkmaz oldu. Tamirciler, müşterilerini "Hoş geldin Ahmet Bey" diye değil, "Gel bakalım yine mi sol ön tekerlek?" diye karşılar oldu. Lastikçi dükkânları, çukur hasarından gelen müşterilerle dolup taştı. Öyle ki, bir lastikçi ustası "Bu çukurlar sayesinde ikinci dükkânı da açtım" diye gururla anlatır oldu.

Nihayet o müjdeli gün geldi. Büyükşehir Belediyesi, su şebekesinin tamamlandığını ilan etti. Törende, on bir protokol üyesi masmavi bir kurdeleyi sırayla kesti. Her kesişte, halktan alkışlar yükseldi. Belediye başkanı "Artık şehrimize modern su şebekesi kavuştu" diye müjde verdi. Kalabalıktan bir ses "İnşallah yollar da bu modernleşmeye ayak uydurur" diye yükseldi.

Musluklardan berrak su aktığını gören vatandaşlar, sevinçle evlerine koştu. Kimi ilk kez sifonu sorunsuz çekmenin mutluluğunu yaşadı; kimi balkonunu yıkadı. Ama eve varana kadar arabalar yine çukurlarla dans etti. Tamirci dükkânlarında ise bir hüzün çöktü. Ustalar "Artık çukur hasarı gelmezse ne yaparız?" diye düşünürken, bir yandan da "Yollar düzelmediğine göre işimiz bitmedi" diye avunuyorlardı.

Bu süreçte, Afrika'daki kuyu açma törenleriyle aramızda ince bir fark oluştu. Onlar temiz suya kavuşmanın sevincini yaşarken; biz hem suya kavuştuk hem de yollar düzelmediği için tamircilerimizle vedalaşamadık! Sular berrak ama yollar hâlâ çukurlu, tamirciler hâlâ mesut!

Son söz: Eğer elektrik altyapı çalışması da başlarsa, tamircilere jeneratör, vatandaşa da hem fener hem amortisör almalarını tavsiye ederiz. Zira görünen o ki, musluklardan su akmaya başladı ama yollardan geçit hâlâ yok! Sabrımız suyumuzdan derin, yollarımızdan düz değil vesselam!