Tabii ki ateş düştüğü yeri yakar. Bir ananın, bir babanın 14-15 yaşındaki bir yavrusunu kaybetmesi kadar acı bir şey olamaz. Berkin Elvan’ın acısını elbette her anne, her baba gibi yüreğimizde hissettik.

Ancak cenazenin bir şova dönüşmesi, cenazeye siyasi bir  anlam verilmesi, bir takım marjinal gurupların gövde gösterisi haline gelmesi de ne kadar acı, ne kadar esef vericidir. Sadece Berkin’in cenazesi için değil; bundan önceki ve bundan sonraki olabilecek cenazeler için de aynı durum söz konusu. Cenaze törenlerinin bir adabı, bir saygınlığı vardır. Bu tür gösteriler ne kültürümüzde ne de gelenek ve göreneklerimizde mevcut.

Sadece İstanbul'daki cenaze töreninde değil, Türkiye'nin muhtelif yerlerinde yine camlar, çerçeveler indirildi. Yine yüzleri kapalı bir takım hangi örgüte mensup olduğu belli olmayan gençler polise taş, molotof attı. Berkin Elvan'ın cenaze töreninin ardından gece boyunca da devam eden olayların ardından Okmeydanı'ndan bir gencin daha ölüm haberi geldi. 21 yaşındaki Burak Karamanoğlu isimli bir gencimizin polisin olmadığı Okmeydanı Örnektepe Mahallesi'nde eylemciler tarafından öldürüldüğü söylendi. Bir ölümü bahane edip bir ölüme daha sebebiyet vermek… Var mı böyle bir şey; hangi kitapta yazar böyle bir garabet.

Şimdi bir yavrumuzun cenazesini bahane edip ülkeyi yangın yerine çevirenler, neden aynı gün şehit olan bir polisimiz için kılını kıpırdatmadı? Bu ülkede sadece Berkin Elvan vefat etmiyor ki. Geçenlerde araç devrildi ve 4 polisimiz şehit oldu. Bir askerimiz mayına bastı şehit oldu. Niye onların cenazesine bu kalabalıkla gitmiyorlar ki? Onlar vatan evladı değil mi? Onların anneleri, babaları, çoluk çocuğu yok mu? Geçmişte, olaylar sırasında bir emniyet görevlisinin köprüden aşağı atılması ya da düşmesi sonucu hayatını kaybetmesinin ardından neden kimsenin sesi çıkmadı?

Şu dış basına bir bakın Allah aşkına! BBC, Deutsche Welle, Financial Times, Independent, El Mundo, Guardian, Wall Street Journal, vb… Olayları nasıl da birinci sayfalardan yalan yanlış boy boy veriyorlar. Berkin’i bir sembol haline getirip sunmaya çalışıyorlar. Amerika bir gün önceden vatandaşlarını uyararak, büyük gösteri ve olayların çıkabileceğini, dikkatli olunması gerektiğini duyuruyor. İnternet sitesi üzerinden yapılan duyuruda olası gösterilerin saati ve yeri bilinmemekle birlikte Taksim Meydanı ve Okmeydanı Hastanesi çevresinde düzenlenmesinin beklendiği belirtiliyor.

Şu sözüm ona demokrasi diyen Avrupa Birliğinin tutumuna bir bakın. Yahu Suriye’de bir günde ortalama Berkin’in yaşında 25-30 tane genç ölüyor; gıg’ları çıkmıyor. İsrail askerleri Filistinli babanın kucağındaki çocuğu vuruyor, çıt’ları çıkmıyor. Tek istedikleri Türkiye karışsın; Türkiye bir Gürcistan, bir Ukrayna, bir Suriye, bir Mısır olsun. Türkiye’de istikrar olmasın, Türkiye büyümesin. Kısacası Berkin Elvan üzerinden içeride de dışarıda da nemalanmak isteyenler var.

Oyun büyük dostlar, oyuna geniş bir pencereden bakmak gerekir. Yoksa at gözlüğü takmışcasına sadece bir yöne bakmak başı kuma gömmek olur!

Temennimiz odur ki; bir daha böyle acı olaylar yaşanmasın; Berkinler ölmesin, analar babalar göz yaşı dökmesin.