2013-2014 eğitim-öğretim yılının birinci kanaat dönemi sona erdi. Öğretmenler tatil heyecanını yaşarken öğrenciler de karne heyecanı yaşadı. Yaklaşık 17 milyon öğrenci karne aldı; kimileri sevindi, kimileri üzüldü. Elbette ki, sevinenler çoğunluktaydı. Peki, bu öğretim yılında eğitim camiasının karnesi acaba nasıldı?

İlk önce, Milli Eğitimin karnesindeki iyi notları bir görelim:

28 Şubat döneminin açtığı yaraların sarılması noktasında geçmişte bazı olumlu adımlar atılmıştı; fakat bu dönem içerisinde Milli Eğitim’de çalışan mağdurların hakları önemli oranda iade edilmiştir.

Kadına şiddetin en başında gelen ve bugüne kadar devlet eliyle yürütülen bir uygulamaya son verilmiş, başörtüsü konusu nihai çözüme kavuşturulmuştur. Bu uygulama ile kadınların hakkı iade edilmiş; hem kamuda, hem eğitimde rahat bir nefes alınmıştır.

Milli Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmelik yayınlanmış ve uzun yıllar yapılmayan şube müdürlüğüne yükselme sınavları yapılmıştır.

Bakanlık, öğretmenlerin özür durumuna bağlı yer değişikliği konusunda büyük adımlar atmış, hiç olmadığı kadar çalışan eşler, istedikleri yerlere atanmışlardır.

 Alan değişiklikleri gerçekleştirilerek özellikle sınıf öğretmenlerinin değişik alanlarda çalışmalarına fırsat tanınmıştır.

SBS’nin yerine konulan Temel Öğretimden Ortaöğretime Geçiş sistemi, ekseriyet tarafından kabul görmüş; birkaç soru iptali dışında fazla bir sorun yaşanmamıştır.

Ortaöğretim ile ilgili yönetmelikler bir çatı altında toplanarak bir bütün halinde sunulmuş; bu ise eğitim ve bürokrasiye olumlu bir şekilde yansımıştır.

Yaz döneminde alınan 40 bin öğretmenin yanı sıra Şubat atamalarında 10 bin daha öğretmen alımı, hem kapıda bekleyenleri hem de öğretmen açığı bulunan mahal sakinlerini sevindirmiştir.

Öğretmenlere verilen artı zam ve eklemeler memnuniyetle karşılanmış, diğer kurumlarda çalışanlarla olan farklar kapanmaya yüz tutmuştur.

Dershaneler konusunda önemli adımlar atılmış; ancak çeşitli nedenlerle bu durum gerginliklere ve çatışmalara neden olmuştur.

Gelelim kırık notlara; çalışılması ve iyileştirilmesi konusunda çalışılacak derslere:

Okul dönüşümleri konusunda ağır davranılmış, süreç bir an önce tamamlanması gerekirdi. 

Alan değişikliği konusunda mahkeme kararları ve iptaller yüzünden çeşitli karışıklıklar ve mağduriyetler yaşanmıştır.

Öğretmenlerin kariyer basamakları sınavları bir türlü yapılamamıştır.

Kılık kıyafet konusunda erkek öğretmenlere herhangi bir esneklik getirilmemiştir.

Ek ders esaslarında mağduriyetlere sebebiyet veren hükümler halen değiştirilmemiştir. Ek ders ücretleri konusunda da yeterli iyileştirmeler yapılamamıştır.

Norm Kadro Yönetmeliği bir türlü çıkarılıp yayınlanamamıştır.

Yönetici atamaları konusunda ülke genelinde birliktelik sağlanamamıştır. Yönetici kadrolarına atanmada müktesep hak olan “Yeniden Atama” hakkı hala verilmemiştir.

Evet; kırık notların bir an önce iyileştirilmesi dileğiyle iyi bir ikinci yarıyıl diliyor, tüm eğitim neferlerine sağlıklı bir yarıyıl tatili diliyorum.