Atölye grubu tarafından yapılan değerlendirmede; Filibe doğumlu yazar Filibeli Ahmed Hilmi'nin daha çok bilinen ismiyle Şehbenderzade Ahmed Hilmi'nin hayatına değinildi. 1865-1914 yılları arasında yaşamış ünlü mutasavvıf ve filozof olan Ahmed Hilmi, vahdet-i vücut inancını benimsemiş, materyalist düşüncenin tam anlamıyla reddetmiş bir eser. İncelenen eser Amâk-ı Hayâl, Hayalin derinlikleri anlamına gelmektedir. Kitabın başkahramanı Raci isimli bir gençtir. Bunalımda olduğu bir süreçte Aynalı Baba isimli bir dervişle tanışır. Sorularına cevap bulduğunu ve bu dervişin yanında huzurlu olduğunu hissedince sürekli gelip gitmeye başlar. Onun yanındayken de hayale yolculuk yapar, kitap da ismini buradan alır aslında. Kitap 23 fantastik hikayeden oluşmuştur. Bu hikayelerde birtakım dersler verilmiştir. Kainatın gelip geçici olduğunu, materyalist görüşün insanın anlam arayışı ve mutluluğu bulmada yetersiz kaldığı anlatılmıştır. Değerlendirmede; gündelik hayatın koşturması insanın kendini bulmasını zorlaştırdığını üzerinde de durulduğu belirtilmiştir.

Okuma atölyesi bir sonraki ay değerlendirmek üzere 17 Aralık Şeb-i Arus törenleri vesilesiyle Ahmed Ümit'in ‘Bab-ı Esrar’ isimli kitabı eserini belirledi.