Üniversite sınavı sonuçları açıklandı. Tercih dönemini kapatmak üzereyiz. Çocuklarımız büyük emek sarf etti. Kimileri emeğinin karşılığını alırken kimileri de istedikleri sonuçlara ulaşamadı. Emek sarf etmeyen çocuklarımız ise zaten büyük beklentilere girmediler.

Tercih döneminde bizim gibi kurum sahipleri, rehberlikçiler çok fazla yorulur. Yapılan çalışmanın karşılığı alınacaktır ve sonuca göre en iyiye ulaşmak hedeflenir. Bu süreçte tercihler gün gün, saat saat, an an değişir. Biz değişen bütün sonuçlara saygı duyarız. Rehberlik ilkelerince yol açan değil ışık tutan oluruz. Yol açıp açmamak öğrencimizin işidir.

Şimdi sizlere ışık tutayım diye geleceği karanlığa boğanları anlatacağım. Bir dayı, bir enişte, bir hala, bir yenge, bir komşu, bir iş arkadaşının bilmem nesi… İşinin uzmanı olmayan, öğretmen olmayan fakat kendisini eğitimci diye pazarlayanlar… İnsanların hayatında kara leke olacaklar… Öğrencimizin okul hayatında, iş aramasında, çalışma sürecinde yanında olmayıp yanında olacak gibi vaatlerde bulunanlar… Velhasıl kelam boş konuşanlar… Onlar benim öğrencilerimin becerilerini bilmez. Hangi derste akademik başarı elde edebileceklerini bilmez. Gelecek hedeflerini bilmez. Gelecekteki hedeflerinde amaçlarını elde etmek için hangi kişisel özveriyi göstermeleri gerektiğini bilmez. Çocukların hangi hobilere sahip olduklarını ve bu hobileri gerçekleştirmenin onlara sağlayacağı motivasyonu bilmez. Ebeveynlerinin ekonomik durumunu bilmez. Annesinin hayalini bilmez. Babasının umudunu bilmez. Alttan yetişen kardeşini bilmez. Büyük kardeşlerin giderlerini bilmez.  Öğrencimin yıl boyunca nasıl çalıştığını bilmez. Sınırları ne kadar zorlayıp zorlayamayacağını bilmez. Haddini bilmez. Belki kötü insanlar değillerdir. Çocukların iyiliklerini isterler fakat bilmeden yapılan eylemlerin kötülük doğuracağı aşikardır.

Sevgili öğrenciler, aileler! Herkesin konuşmasını dinleyin fakat görüşmelerinizi uzmanlarla yapın. Son kararı çocuklarımıza bırakın fakat bu durum tehdit eder gibi olmasın. Gerçekçi düşünün. Çocuğunuza sunabileceğiniz imkânları dürüstçe sunun ki bu durumda çocuğunuz yapabileceği en iyi tercihi yapsın. “Bize güvenmesin” düşüncesiyle imkanlarınızı kısmayın yahut “bizimki de heves etmiş, hevesi kırılmasın” düşüncesiyle gerçekleştiremeyeceğiniz tekliflerde bulunmayın. Karşınızdaki çocukların anayasal olarak da devletin hak ve yükümlülük sahibi olarak tanımladığını düşünmek gerekmektedir. Çocuklarımız kendi hayatlarına dair kişisel sorumlulukları alabilir. Evimizden uçacak yavrularımız kocaman oldu. Bu kocamanları bilgisizce konuşanların elinde yakmayalım. Her çocuğumuzun mutlu olacağı meslekleri yapmasını diliyorum. Esen kalın.