Çok aşırı ve ülkeyi batırıcı bir israftır. Belki de rant hevesidir... Atatürk Hava Limanının bulunduğu alan, o kadar geniş ki; oraya birçok yeni pistler eklenebilir. Uçsuz bucaksız denilecek kadar sonsuz alanlara yayılmaktadır. Diyelim ki, beş pist daha gerekli de; orada iki pistlik boşluk var. Bitişiğinde yapılacak kamulaştırmayla genişleme sağlanabilir.  Bu mükemmel hava limanını boşa gidecek! Yenisiyle birlikte kullanmak ve oradan da uçakları kaldırıp indirmek imkansız! İki alanın birbirine yakınlığı; iniş ve kalkışlarda çarpışmalara ve kazalara neden olabilir. Elde hazır olan ve bugüne kadar hiçbir sakıncası görülmeyen tarihi havalimanını boşa götürüp; yenisine trilyon dolarlar harcamak günahtır. Böyle savurganca davranışlar ve anlamsız yatırımlar; ülkemizi ve devletimizi borçlara batırmakta...

Bir başka yönden de itirazlar var. Ülkenin tüm kaynaklarını, belediye başkanlığı yaparken aşık olup çok sevdiğiniz en büyük kente harcamak... *Banka merkezlerini oraya götürülmek... Bunların her biri, değil bizi; çok zengin bir ülkeyi batırabilecek kadar aşırı ve hayal edilmeyecek kaynaklar gerektirir. Başka illere ve oralarda yaşayan vatandaşlara karşı haksızlık teşkil etmez mi? *Üçüncü köprü, *üçüncü havaalanı, *iki milyonluk yeni bir büyük kent ilavesi, *Kara Denizden- Marmara'ya kazılıp uzanacak yeni bir Boğaz içi  açmak yanlıştır. Zararlı ve çok oahalıdır.

1-O bölge İstanbul'un tek yeşil alanıdır; korunması gerekir. 2-Orada milyonlarca kuş uçar; uçakların düşmesine neden olurlar. 3-Rüzgar uçaklara zarar verecek kadar deli eser. 4-O araziden yüzlerce yıldır kömür çıkarılmış... 5-Milyonlarca ton hafriyat dökülmüş... 6-Boşlukları tuzlu deniz suları doldurmuş ve kayganlaştırmış... 7-beklenmeyen göçükler olacak, tehlike yaratacaktır.

Diyelim ki, borç harç, o trilyonlarca doları bulduk. Bu kadar yatırım, Anadolu köylerinde pek azı kalan çiftçi ve üretici vatandaşlarımızın; İstanbul'a göçmek zorunda kalması sonucunu doğurur. Zaten kent ve kasabalarda yatırımsızlıktan dolayı iş alanları bulunmadığı için; oralardaki halk da İstanbul'a yerleşme hevesindeler. Belki Der saadetin nüfusu yirmi beş milyonu bile aşar. O güzel kent şimdiden bunaltıcı ve yaşanmaz oldu. Beş on milyon daha eklenince, daha da yaşanamaz olur.

Yeni havaalanı yapmak için gidecek trilyonlarla; ülkemizin daha başka eksiklikleri giderilmeli. Başkentte kurulup ileri teknolojiye dayanan savunma sanayisinin; yeni yatırımlara ve kaynaklara ihtiyacı var! Eksikler tamamlanırsa; savunma ürünleri ihracatında ön plana geçip borçlardan kurtulabiliriz. Savunma ürünleri ithalatına ödediğimiz büyük kaynaklar, ülkemizde kalır. Böyle bir kapasite hem çok gelir getirir. Hem de saygınlığımız artar. Uluslararası alanda birinci sınıfa yükseliriz. ***

Diğer yandan  deniz uçakları konusu var. "İstanbul'dan kalkacak deniz uçaklarının, Ankara'da Mogan gölüne ineceği ve en büyük iki kentimiz arasında böyle bir ulaşım yolu açılacağı" yazılıp söylenmişti. Yeni bir havaalanı için trilyonlar harcamaktansa, denizi havaalanı olarak kullanmak çok daha isabetli! Ankara-İstanbul ulaşımı deniz uçaklarıyla gerçekleştirilirse; Atatürk Hava Alanında kapasite fazlalığı meydana gelir. Üçüncü Havaalanı yapmaya gerek de kalmaz.

GÖLBAŞI'NA DENİZ UÇAĞI SEFERLERİ BAŞLAMALI

Esenboğa havalimanı çoğu zaman aşırı sisli! Başkentin Güney bölgesine de çok uzak! Bu havalimanı yapılacağı zamanlar; orada çalışanları gören Çubuk ilçesi köylerinden bir çoban; ölçüp biçen görevlilere: "Niçin buraları ölçüyorsunuz?" diye sormuş. Havaalanı yapılacak; buraya tayyareler inecek!" yanıtını alınca; "Burasını çok sis basar. Tayyare önünü nasıl görecek? Kaza olur!" diye uyarmış. Fakat orada çalışma yapanlar bu kararı değiştirecek güçte olmadıkları için; uyarı dikkate alınmamış. Bir zamanlar "sis yüzünden, alanın Kızılcahamam yolunda Kazan'a veya Konya yolunda Kazan'a veya Konya yolunda Gölbaşı ilçesine alınacağı" ısrarla söylendi. Sonra unutuldu gitti. Esenboğa gerçekten sislidir; sakıncalıdır. Esas onun yenilenmesi gerek! *İstanbul'un çok-çok geniş ve mükemmel havaalanı devre dışı bırakılıp; yeni alan yapılacağı... *İki milyonla nüfuslu yeni bir kentin kurulacağı ve *ikinci boğazın açılacağı ilan edildi. Geliştirilmek istenen bölgeye, yeni ve yüzlerce milyar dolara çıkacak bir havaalanı ihaleye çıkarılmak üzere. Ankara'nın böyle bir şansı yok! Başkent için, öyle pahalı veya ucuz da olsa, çok gerekli projeler üretilmiyor.  Kısa mesafeli metrolar ve yeraltı geçitleri bile yapılmıyor. Mogan gölüne uçak seferleri başlarsa; bir nebze ferahlama olur. Göl sanıldığından çok büyüktür; bir yanından bakıldığında tamamı görülemez. Girintilerle dolu parçalardan bir teki bile, birçok deniz uçağının inmesine yeterli olur.

 

}