Güneş parlıyor olabilir, ama her parlaklık sağlık getirmez.
Yaz geldiğinde sadece deniz ve dondurma aklımıza gelmemeli. Güneş, doğru zamanda doğru şekilde davranmazsak can alıcı bir düşmana dönüşebiliyor. Adı: Sıcak çarpması.
Her yıl Türkiye’de binlerce kişi sıcak çarpması yaşıyor, bazıları hayatını kaybediyor. Özellikle yaşlılar, çocuklar, kronik hastalar ve açık alanda çalışanlar bu riskle karşı karşıya. Bizim gibi gönüllü arama kurtarma ekipleri de çoğu zaman sıcakla iç içe çalışmak zorunda.
Sıcak çarpması nedir?
Vücut ısısının 40°C’nin üzerine çıkmasıyla birlikte, terleme mekanizmasının devre dışı kalması ve vücudun artık kendini soğutamamasıdır.
Yani motor hararet yapar, fren tutmaz.
Belirtiler nelerdir?
Ani baş dönmesi, baygınlık hissi
Kuru ve sıcak cilt (terleme durur)
Hızlı nabız
Bilinç bulanıklığı veya bayılma
Bulantı, kusma
İlk müdahale nasıl olmalı?
Kişi hemen gölgeye veya serin bir alana alınmalı.
Üstü soyulmalı, soğuk bezle veya suyla vücudu serinletilmeli.
Klima ya da vantilatörle hava akışı sağlanmalı.
Bilinci açıksa su verilebilir ama asla zorla içirilmemeli.
Hemen 112 aranmalı.
Vatandaşlar Ne Yapmalı?
Açık renkli, bol kıyafetler giyilmeli
Şapka ve güneş gözlüğü takılmalı
30 dakikada bir su içilmeli
11:00-16:00 arasında doğrudan güneş altında kalınmamalı
Unutmayalım:
Sıcak çarpması bir anda gelmez. Sessiz sessiz yaklaşır. O yüzden biz hazırlıklı olursak, bu görünmez düşmanı daha gelmeden yeneriz.