Konya merkezli 31 ilde Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) yönelik yürütülen soruşturma kapsamında aralarında başrollerde Akşehirlilerin de bulunduğu 100 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldı.

Haber Yorum: Ümit Aykut ŞenerKonya merkezli 31 ilde FETÖ/PDY soruşturması kapsamında aralarında örgütün sözde üst düzey yöneticilerinin de bulunduğu 100 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada, örgütün yapılanmasında yöneticilik yaptığı, terör örgütüne üye olmak, terör örgütüne finans sağlamak ve suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak gibi suçlara karıştıkları değerlendirilen şahıslar tespit edildi. İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şubesi ekipleri, Konya merkezli 31 ilde haklarında gözaltı kararı verilen 100 kişiyi yakalamak için eş zamanlı operasyon başlattı. Operasyonda gözaltına alınan 40 kişi, sağlık kontrolü için Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirildi.

Halen firarda olan ve polisin gözaltına aldığı şüpheliler arasında sözde, "il-ilçe imamı", "büyük-küçük bölge imamı", "ünite imamı", "bölge talebe mesulü", "şehir dışı talebe mesulü", "arama tarama mesulü", "bölge muhasebecisi", "eyalet mesulü", "eyalet muhacir mesulü", "mütevelli grubu sohbet hocası", "ser rehber" gibi FETÖ/PDY’nin belirlediği pozisyonlarda görev alanlar var.

Akşehir’de cirit atanlar ve halen bulundukları görevleri bırakmamakta direnenler bir yana, haklarında gözaltı kararı alınanlar arasında; Meram Eyaleti Mütevelli Finansçısı Firari Ertan Meriç, Karatay Eyaleti Mütevelli Finansçısı Özkan Özüak (halen Akşehir Cezaevinde tutuklu) ve Akşehir İlçe İmamı olarak ta Faik Toklucu (Nevşehir doğumlu) bulunuyor.

Canım Ülkemizin huzurunu bozanlara sesleniyoruz; ‘Umalım ve dileyelim ki; Allah’ta sizi bildiği gibi yapsın!..’

Akşehir Halkının bildiğini ve gördüğünü hangi sebeple göremeyen devlet yetkililerine sesleniyorum: Eğer her önüne gelen -yasal hakkı olmakla beraber- etkin pişmanlıktan faydalanıp, kendisini bu işlerden sıyırmayı bilen birisi eskiden birlikte olduğu insanlara; ‘konuşmayın, kendinizi de beni yakmayın’ vb. sözlerle insanları yıldırmaktadır. 15 Temmuz Gecesi bu vatan uğruna canını hiç çekinmeden feda edenlerin KANI YERDE KALMASIN diye bu aziz milletin duruma SEYİRCİ KALMASINI da kimse beklememelidir!

Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan Yargıda Birlik Derneği üyelerine hitap ettiği konuşmasında, “17-25 Aralık darbe teşebbüsünün ardından Yargıda Birlik Derneği'nin kurulduğunu hatırlattı ve Er meydanının sahibi sizler olmak zorundasınız. Eğer meydanı boş bırakırsanız, birileri gelir o meydanı doldurur. FETÖ'ye yönelik soruşturmalarda 'itirafçı' olanlar için de bunlar doğru konuşmuyor" dedi.

Hatırlanacağı üzere, ATSO, TOPLU İSTİFAYI DÜŞÜNÜYOR MU? başlıklı bir haberimde Cumhurbaşkanımızın TBMM’yi ziyaret ettikten sonra açıklamasından yaptığım alıntıda “Bunlar, takiyeyi çok çok başarılı yapıyorlar, kendilerini çok iyi gizliyorlar. Bunlar, bukalemuna saygısızlık olur, ondan öteler" beyanında bulunmuştu.  Sayın Cumhurbaşkanının cümlesi gerekçe gösterilerek hakkımda yapılan bir şikâyet üzerine CEZA DAVASI açılmış ve Allah nasip ederse 15 Mart 2017 günü yapılacak duruşmaya bizzat katılacağım. Duruşma herkese açıktır, isteyen izleyebilir.

Akşehir Halkına diyorum ki; yukarıda açıklanan isimler eğer sizleri tatmin ettiyse bırakın homurdanmayı ve önünüze bakın. Ancak sizler de ikna olmadıysanız o zaman aranızdaki bu ‘BİT’ leri hep birlikte ayıklayalım ki, tekrardan üremeye başlamasınlar! Ama bu bitlerin YAVŞAKLARINI da unutmayınız. Hep kontrol altında tutunuz ki, doğru yolu öğrensinler, pusulalarını şaşmasınlar. Akşehir Halkının gözünün içine baka baka cadde ve sokaklarda gezenleri, koltuk meraklısı olanları da demokratik yollardan eğer kendiniz halledemiyorsanız yazıklar olsun! Her şeyi de devletten beklemek haksızlık olur…

Unutmayınız ki 15 Temmuz Gecesi yapılan kalkışmayı TÜRK HALKI önledi. Halkın önünde kimse duramaz, kimse de halkı koyun sanmasın!

Her şeyden de önemlisi ; 24 Ağustos 1922’de Mustafa Kemal Atatürk ve Türk Ordusunun Saygın Komutanları “KURTULUŞ SAVAŞI MÜCADELESİNİ” Batı Cephesi Karargâhı Akşehir’de planlamışlardı.

15 Temmuz 2016’dan önce Akşehir’de ALİ KIRAN BAŞ KESEN DALTONLAR nerede şimdi? Üst akıllarından aldıkları güçle her türlü baskıyı halkın üzerine kuranlar, şimdi kraldan çok kralcı kesildiler. Bugünlerde oldukça sessizler? Hepsinin ortak aklı aman bize bir şey olmasın. Ancak nasıl olacak bu? Hem halktan kıyı-bucak kaçacaksınız hem de objektiflere görünmekten geri durmayacaksınız. FETÖ/PDY  ile Akşehir’deki yandaşları için Adli ve Emniyet Birimlerinin gereğini yapacaklarına inancımız tamdır.

Ankara'da gazetecilerle buluşan Başbakan Binali Yıldırım yatığı açıklamasında MHP Genel Başkanının siyasilerle ilgili çağrısına; 'ByLock' iddialarıyla ilgili ise, “MİT'e sordum. Yok bir şey dedi. Benden bilgi mi saklıyor. Öyleyse bedelini öderler" diye konuştu."

Sayın Başbakanım, siyasi ayağı olmadan FETÖ/PDY Terör Örgütü mensupları bulundukları makamlara nasıl geldiler o zaman? Eğer MİT size bu işin siyasi ayağı yok diyorsa; lütfen Akşehir üzerinde daha hassas çalışmaları talimatını veriniz ki; Akşehir Halkı da umutsuzluğa düşmeyi elinin tersiyle bir kenara atsın. Yoksa Akşehirliler aralarında gezen ve virüs buluşturan ‘BİT’ leri demokratik yollarla kendileri ayıklasınlar. Hep yabancı devletler bize ekonomik ambargo koyacak değil ya, Akşehirliler de alışverişi kimden yapacağını, dostunu-düşmanını iyi bilir… Lütfen partinize ulaştırılmayan ve de muhakkik olarak görevlendirdiğiniz isimleri çağırıp düzenledikleri raporları okuyunuz. O zaman Akşehir Halkının ne demek istediği çok net anlaşılacaktır. Pervasız, 1990’lı yıllarda bu mücadelesini başlatmış ve 2013 ile 2016 yılları arasında devletin birçok kurumlarını da elektronik posta yoluyla bilgilendirmiştir.  

FETÖ/PDY TERÖR ÖRGÜTÜ’ne bağlı okulların Mütevelli Heyetlerinde görev yapanların hala aktif siyasette ve makamlarda ne işi olduğu Akşehir kamuoyuna açıklanırsa, biliniz ki çok mutlu olacağız. FETÖ/PDY’ci olmayan ama yalakalık yaparak bu hainlerin yanında görünen ve para kazanan, her istediklerinde HİMMET PARASI verenleri de sakın unutmayın!

OHAL Konya Valiliğine 15.08.2016 tarihinde gönderdiğim dilekçemi yasal süresi içinde işleme almayan bir devlet yetkilisi, daha sonra e-devletten yaptığım ısrarlı ihbarlarımın dikkate alındığını gördükten sonra ilgili dilekçeme işlem yapıyorsa, sizce bu doğru bir yaklaşım mıdır? Hani devlet ihbarları anında değerlendirecekti? Yaklaşık 6 ay geçmiş hala dilekçeme cevap verilmiş değildir?

Hükümetimizden, siyasetçiler konusunda biraz daha özverili hassasiyet, cesaret ve gayret bekliyoruz. Allah’ın bildiği kuldan saklanmaz ki Sayın Başbakanım. Eğer Pervasız’ı, danışmanlarınıza okuması talimatı verirseniz ne demek istediğimizi çok daha iyi anlayacağınızdan hiç şüphemiz olmayacaktır.

Cumanız Mübarek olsun!..