BİZİ ÖTELEYEN BATI DÜNYASI MI? ASYALI AKRABALARIMIZIN YANI MI?

Batılı müttefiklerimizin değerimizi bilmeyen davranışları; yalnızca Başbakanı değil, düşünen bütün beyinleri: "1-Acaba Şanghay beşlisinin yanına gitsek,daha mutlu olur muyuz?    2-Orada bize daha çok değer verilir mi?" gibi düşüncelere sürükleyebiliyor.                                                                                          3-Gerçekten, Avrupa Birliği'nin üye olmamızı olanaksızlaştırmak için; Kıbrıs Rum kesimine ve Yunanistan'a veto yetkisi vermesi..." 4-Batılıların ve diğer dostlarımızla başkalarının,  içimizde yarattıkları teröre; el altından büyük maddi yardımda bulunmaları...    5-Avrupa Birliği müzakerelerinde hiçbir dosyanın ve konunun çözümlenip ilerleme sağlanmaması...                 6-Müttefiklerimizden birçoğunun bizdeki teröre açıktan ve gizliden kaynak ve silahlar verip ülkemizi büyük kayıplar ve zararlara uğratmaları... Tüm insanlarımızın ve yöneticilerimizin, batıya ve onlarla olan ittifaklarımıza kuşkuyla bakmasına neden olmuştur.

Saddam'ın devrilip katledilmesi ve Kuzey Irakta bizim de mecbur edildiğimiz katkıyla yeni bir oluşum yaratılması; içimizdeki terörü sürekli hale getirdi. Oraya şekil veren büyük müttefikimiz; Kuzey Irak'taki terör sığınaklarını yok etmemize izin vermemekte...

Bu ters durumlar karşısında; ekonomik umutlarımızın; BRİC (Brezilya, Rusya, İndia(Hindistan) ve Çin) grubuna  sıcak bakmasına neden oldu. Politik yönden ise; Başbakanın ve birçoklarının Şanghay Beşlisine umutla bakmalarına yol açmış gibi görünüyor. Bu olasılığın dile getirilmesi, üyesi ve birçok savaşta fedaisi olduğumuz NATO çevrelerini kızdırdı. Böyle bir düşünceyi bir kez zikretmek bile; batılı dostlarımızın bize düşmanca tavır almalarına neden olacak gibi görünüyor.

Bu düşünce Avrupa Birliğine girememenin bir alternatifi gibi ortaya atılmışsa; çok haklıdır. Zaten Avrupa Birliğinin bütün büyük üyeleri, bizi içlerine almak isteseler bile; üyeliğimizin gerçekleşmesi mümkün değildir. Yunanistan'ın ve Kıbrıs Rum kesiminin veto yetkisi var. Vetoyu kullanacakları kesindir. Başka, herhangi bir önemsiz üye de, bizi veto edip kapıyı yüzümüze kapatabilir. A.B. üyeliğimizin asırlarca gerçekleşmeyeceği kanaatim, hiç değişmedi.

Fakat Şanghay beşlisi yalnızca politik ve ekonomik bir işbirliği örgütü değil! Savunma ve askeri yönü de ağır basıyor. Bu yüzden Şanghay Beşlisi kozunun ortaya atılması, en çok NATO çevrelerinden ve Amerika'dan ters yankılar getirdi.

-NATO ittifakı ve Büyük dostumuz Amerika, bizim Şanghay beşlisine üye olmamıza değil; yanına gitmemize bile kesinlikle karşı çıkarlar.

-Afganistan'da ve daha önce Kore'de onların istekleri üzerine savaşıp şehitler verdik. Bizi kendi gönüllü fedaileri gibi gördükleri için, Şanghay Beşlisine katılmamıza engel olurlar.                                                                                                                                                            Fakat BRİC ülkelerinin ekonomik kalkınmışlığına ulaşamasak da; onlara ihracatımızı geliştirmemiz şarttır. Batılı müttefiklerimiz ve içinde bulunduğumuz ittifak Şanghay beşlisine katılmamıza şaşı baksalar da; Onlarla ticaretimizi engellemeye hakları yoktur. Tüm dünya ülkeleriyle ticaretimizi ve ihracatımızı onlarca kat artırmaya; üstelik  ekonomik işbirliğimizi geliştirmeye mecburuz. Avrupa ve diğer batı ülkeleri ekonomik krizler yaşamakta... Asyalı dostlarımızla Özbek Türkmen, Tacik ve Kazakistanlı  kardeşlerimiz ise; takdire değer kalkınma ve zenginleşme hamleleri gerçekleştirdiler. İran, Hindistan, Çin, Rusya, hatta Kazakistan'la Özbekistan; ekonomilerini çok hızlı bir şekilde geliştirdiler. Çin ve çevresindeki ülkeler ekonomik zaferlere koşarken; batı dünyası durgunluğun ve yoksullukla işsizliğin pençesinde kıvranmakta... Çin ve müttefiklerinin üretimleri ve bizden yaptıkları ithalat, artıyor. "Dostluk başka; alışveriş başka..." diyen atasözümüz var. *Avrupa'ya ve batı dünyasına ihracatımızı katlayarak artırmalıyız. *NATO üyeliğimiz de sürmeli! *Asyalı akrabalarımız ve dostlarımızla alışverişimiz ve onların ekonomik kalkınmasından pay alma çalışmalarımız da, elbette devam etmeli!

}