Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan veriler, devam eden Seçim Ekonomisiyle birleştirilince, Türkiye’nin ufkunda 1 Nisan’dan itibaren Geçim Ekonomisi olduğunu gösteriyor.





Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK); Ocak ayı Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi’nin (Tarım-ÜFE) bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 23,50 oranında arttığını açıkladı. Bu veri, tarımsal üretimdeki maliyet artışını gösteriyor ve ürünlerin tüketiciye satış fiyatına yansıyor.





Sanayideki üretimde ise son yılların en büyük daralması söz konusu. 2018 yılının Aralık ayında, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretiminde, önceki yılın aynı ayına göre yüzde 9,8 azalma var. Bu oran, imalat sanayinde yüzde 10,8 olarak kaydedildi.





Eldeki verilere göre sanayi üretimimiz azalırken, tarımsal ürünlerin maliyeti, dolayısıyla satış fiyatları artmış. Bu artış da enflasyonu tetiklemiş. Tablonun daha ağır olmamasının bir nedeni, kaynağı belli olmayan para girişinin anormal derecede yüksek kaydedilmesi olabilir. 2018 yılında ülkeye giriş yapan ‘kaynağı belli olmayan para’ miktarı, 21,2 milyar dolar. Bilançoda beyan ve ölçüm hatalarından kaynaklanan ‘kaynağı belli olmayan para’ miktarının 1-2 milyar dolar olması olağan karşılanıyor. Ancak 2018’de bu miktarın neredeyse 10 katına çıkması normal değil. Çünkü bu tür bir para girişi, ne zaman çıkacağı da belirsiz olduğundan, piyasadaki kırılganlığı artırıyor. Bu da yatırım amaçlı yabancı sermaye tarafından bir risk olarak değerlendiriliyor.





31 Mart’a kadar olan süre Cicim Ayları olmasına rağmen piyasadaki nakit darlığı hissedilirken, seçimlerden sonra şartların Geçim Ekonomisine döneceği anlaşılıyor.