Akşehir Toplum Sağlığı Merkezi 3-9 Kasım Organ Bağışı haftası etkilikleri çerçevesinde okullara giderek tanıtım aracıyla öğrencileri bilgilendiriyor.


Akşehir Toplum Sağlığı Merkezi yetkilileri 3-9 Kasım Organ Bağışı ile ilgili yetkililer şu açıklamalarda bulundu:


"Sizin ya da yakınlarınızın hiç acil kana veya organa ihtiyacı oldu mu? Çaresizce yaşamın kıyısında olan birisi için uygun kan veya organ aradınız mı? Eğer başınıza geldiyse bunun önemini biliyorsunuzdur.


Organ yetmezlikleri önemli bir sağlık sorunu olarak gündemdeki yerini korumaktadır. İnsanların, yaşam süresi ve kalitesinde, ülke ekonomisinde ve işgücünde ağır kayıplara yol açan Organ bağışı ve naklinin önemini anlatmak, organ naklini yasal ve tıbbi olanaklarla çözmek, organ bekleyen binlerce hastaya derman olabilmek organ bağış ile mümkündür. Organ bağışı sayılarının artırılması amacıyla, ülkemizde her yıl “3–9 Kasım Organ Bağışı Haftası” kapsamında çeşitli etkinlikler yapılmaktadır.


Kan bağışı konusunda durumun ülkemizde pek iç açıcı olmadığı açıklandı. Gelişmiş ülkelerde bir yılda toplam ülke nüfusunun yüzde 3-4 kadar bir kısmı kan bağışlıyor Ülkemizde ise yıllık bağış oranı yüzde yüzde 1 civarında.


Bu konularda biraz bilgilenmeye ne dersiniz?


Organ Bağışı nedir?


Kişinin hayatta iken, serbest iradesi ile tıbben yaşamı sona erdikten sonra doku ve organlarının başka hastaların tedavisi için kullanılmasına izin vermesidir.


Organ Nakli


Vücutta görevini yerine getiremeyen bir organın yerine canlı veya kadavradan alınan yeni, sağlam bir organın cerrahi yöntemlerle nakledilmesi işlemidir.


Beyin ölümü nedir?


Tüm beyin, beyincik ve hayati merkezlerin yer aldığı beyin sapı denilen özel beyin bölgesinin fonksiyonlarının geri dönülmez şekilde kaybolduğu ve mutlak ölümle sonuçlanan bir süreçtir.


Beyin ölümü kavramı ile Koma, Bitkisel hayat ifadeleri karışmaktadır. Koma ve Bitkisel hayat tanısı alan hastalarda bazı beyin fonksiyonları çalışmaktadır ve tıbbi destek ile hasta yaşamına yıllarca devam etmektedir.


Beyin ölümünde ise hastaya ne kadar tıbbi destek sağlarsanız sağlayın hastanın yaşaması mümkün değildir ve ölüm en kısa sürede gerçekleşmektedir.


Tüm dünyada erişkinde beyin ölümü nedenlerine bakıldığında, değişen oranlarda  olmak üzere travmatik beyin hasarı (trafik kazaları,yüksekten düşmeler, darp ve ateşli silah yaralanmaları) beyin zarları arasına veya beyin dokusu içine olan kanamalar, ilk sıralarda yeralmaktadır. Daha az sıklıkla hızlı ve kötü seyirli beyin iltihabı, bakteriyel menejit ve ani kalp durması  sonrası beynin oksijensiz kalması diğer beyin ölümü nedenlerindendir.


Organ alımı nasıl gerçekleştirilir?


Organların alınma işlemi organ nakli konusunda deneyimli ekiplerin bulunduğu Üniversite, Sağlık Bakanlığı hastanelerinin organ nakli merkezlerinde gerçekleştirilir. BEYİN ÖLÜMÜ tanısı alan kişilerin kendi vasiyetleri ya da ailelerinin onayı ile organ bağış izni alındıktan sonra organ nakli merkezi ekipleri, Sağlık Bakanlığı aracılığı ile organ alımı ve paylaşımı organizasyonunu gerçekleştirir.


Beyin ölümü tanısı; Kardiyolog, Nörolog, Nöroşirurji uzmanı ve anestezi uzmanından oluşan ekip tarafından koyulur.


Kimler organ bağışlayabilir?


2238 sayılı yasaya göre on sekiz yaşından büyük ve akli dengesi yerinde olan herkes organlarının tamamını veya bir bölümünü bağışlayabilir.


2238 Sayılı “Organ Ve Doku Alınması, Saklanması, Aşılanması Ve Nakli Hakkındaki Kanun” a göre ;


Madde 14 - Bir kimse sağlığında vücudunun tamamını veya dokularını, tedavi, teşhis ve bilimsel amaçlar için bıraktığını resmi veya yazılı bir vasiyetle belirtmemiş veya bu konudaki isteğini iki tanık huzurunda açıklamamış ise sırayla eşi, reşit çocukları,ana veya babası veya kardeşlerinden birisinin; bunlar yoksa yanında bulunan herhangi bir yakınının muvafakatiyle ölüden organ ve doku alınabilir. Aksine bir vasiyet veya beyan yoksa, kornea gibi ceset üzerinde bir değişiklik yapmayan dokular alınabilir. Ölü, sağlığında kendisinden ölümünden sonra organ veya doku alınmasına karşı olduğunu belirtmişse organ ve doku alınamaz


Kuran-ı Kerim’de ise


"Kim Bir İnsana Hayat Verirse Onun Tüm İnsanlara Hayat Vermişçesine Sevap Kazanacağı" Beyan Olunmaktadır. (Maide Suresi, Ayet 32)


Organ Bağışında,


Organ bağışı kartını iki tanık huzurunda doldurup imzalamak yeterlidir.

Bağışlanmış olan organın uygunluğu organ bağışlayan kişide beyin ölümü gerçekleştikten sonra araştırılır.


Organ bağışı yapanların bu durumda ailelerini de haberdar etmeleri daha sonra çıkabilecek problemleri önlemek açısından yararlı olacaktır.


Organ bağışında bulunan kişilerin organ bağış kartını daima yanında taşıması organ bağışı işleminin karışıklık ve gecikme olmaksızın yerine getirilmesini sağlayacaktır.


Hangi Organların Nakli Yapılabilmektedir ?





















Böbrek



 



Pankreas



Karaciğer



 



Akciğer



Kalp



 



İnce Barsak



Hangi Dokuların Nakli Yapılabilir?





















Kornea



 



Kemik İliği



Tendon



 



Kalp Kapağı



Deri



 



Kemik



Bağışlanan organlar kimlere nakledilir?


Organ alacak hastalar öncelikle kan grubu uyumuna, daha sonrada doku grubu uyumuna göre belirlenir.

Kan ve doku uyumu yanı sıra hastanın tıbbi  aciliyet durumu göz önünde bulundurulur.

Cins, ırk, din, zengin-fakir ayırımı yapılmaz.


Kan Bağışı


Kan bağışı hem toplumsal hem kişisel açıdan çok önemlidir.Vücuttaki kan miktarı hiçbir zaman değişmez.Sürekli aynı miktarda kanı kullanırız .Eğer kan verirsek vücut yeni kan üretir.Ve bu vücut için yararlıdır.Ayrıca kan verdiğimiz kişileri düşünün..Her yıl yüzlerce insan ölüyor.Bu insanlar kan bekliyor.Kan vermek hem bizim sağlığımız hem kan bekleyen kişilerin hayatları bakımından çok önemlidir


Kimler Kan Bağışında Bulunabilir?


18-65 Yaş arasında, ağırlığı 50 kilogramın üzerinde, önemli bir sağlık sorunu olmayan, hemoglobin ölçümü normal olan herkes (en sık 2 ay ara ile) yılda dört kez kan bağışında bulunabilir


İlik nakli


 Lösemi ve diğer bazı kanser türleriyle birlikte radyasyon zehirlenmesi, bazı anemi türleri ve kan hastalıklarının yüksek oranda tedavisi kemik iliği nakli ile mümkün. İlik nakli, kemoterapi ve radyoterapiden sonuç alamayan hastaların son şansı. Aile içinden uygun doku bulunamazsa dışarıdan nakil gündeme geliyor. 6’da 6 uyum zorunluluğu olan uygun dokunun aile içinden bulunması ihtimali yüzde 25-30 civarında. Aile dışı ilik naklinde ise bu şans 20 binde 1 ile 60 binde 1 arasında değişiyor Bu rakamlar göz önüne alındığında dünya genelinde tüm hastaların istifade edebileceği gönüllü vericilerin listelendiği ilik bankalarının önemi ortaya çıkıyor.


Kişilerin sadece kendi ya da yakınlarının organa ihtiyacı olduğunda değil, uçurumun kenarında organ ve kan nakli ile yaşama dönebilecek tüm hastalar için duyarlı olmaya çağırıyoruz


Biz ya da yakınlarımız hiç ummadığımız bir anda organ alıcısı durumuna düşebiliriz ve hayatta kalmak için tek çözüm yolumuz hayatını kaybeden birinin bağışlayacağı organ olacaktır. Bu nedenle toplumda yaşayan her bireyin organ ve kan bağışı konusunda olumlu tutumlara sahip olması gerekir ki organ veya kan ihtiyacı olduğu zaman bu çareye ulaşabilsin"