*Rusya'dan sonra en güçlü komşumuz İran'dır.

*İran nüfusunun önemli bir kısmı, Güney Azerbaycanlı Azeri kardeşlerimizdir. Urumiye gölü çevresinde ve İran'ın daha bir çok bölgesinde Azeri nüfus yoğunluktadır. Dostluk için ilk adımı atarsak Kuzey Azerbaycanlı ve Güney Azerbaycanlı kardeşlerimizin kucaklaşmasının ve birbirine kavuşmasının yolu açılabilir. ABD bile, İran'la sıcak ilişkiler kurdu!

*Azeri kardeşlerimizden başka; İran'ın geniş topraklarında, Anadolu'dan giden ve Orta Asya Türklerinden, gelip oraya yerleşen birçok kardeşimiz de bulunmaktadır. Şahlık rejimi son bulduğundan beri İran; demokrasi ile ve seçimler yapılarak yönetilmektedir!

*İran önemli petrol yataklarına sahip! Biz ise; dövizlerimizin çoğunu, petrol  ithalatı için harcıyoruz. Irak petrolleri savaş içinde kaldı. Petrol ithalatımızın  İran'dan yapılması halinde; ne kadar döviz tasarrufu sağlanacağı konusunda, bugüne kadar  hiç çalışma yapılmadı.

*Devletimizi güçlü kılmak için atılması gereken en önemli adım; dünya Türklerinin birlikteliğini sağlamaktır. Bunun için Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ile yakın ilişki kurmamız gerekir. İran ise, kendi sınırları içinde kayda değer miktarda Türk barındırmakla birlikte; Orta Asya'daki kardeşlerimiz ile, bizim aramızdaki geniş bir coğrafyanın sahibidir.

*Dünyanın hakimi gibi bir rolü üslenen Amerika Birleşik Devletleri'nin o kadar uzaklardan yaptığı gibi; bizim de komşumuz İran'la yakınlaşmamız gerekir.

*Irak bize bitişik olduğu için petrol ihtiyacımızın büyük bir kısmını oradan karşılamakta idik.

Son zamanda orada ortaya çıkıp bizim konsolosluğumuzu basan ve oradakilerle birlikte başka vatandaşlarımızı da rehin alan terörist örgütler; ülkemize verdikleri başka birçok zararlar dışında; Irak ve Suriye ile ticaretimizi de engellemekteler. Artık güneyimizdeki Arap topraklarında sükunetin ve tehlikesiz seyahat ve ticaretin ne kadar uzun zamanda mümkün olacağını kestirebilmek; tümüyle imkansızlaştı.

Petrol ihtiyacımızın önemli bir kısmını, İran'dan almayı planlamak ve bu avantajı değerlendirmek için; çoktan uğraşmamız gerekirdi. Ne yazı ki, devlet adamlarımız kendileri dışındaki partileri kötülemeye ve baltalamaya uğraşmaktan; böyle bir planlamaya zaman ayıramadılar. İran'daki sanayi gelişmesi ve teknoloji, bazı batı ülkelerinden bile ileride bulunuyor. Bu konuda batılılarla işbirliği yapmaya kalkıştığımızda; adeta hor görülüyoruz. Öyle bir hor bakışa ve ötelemelere rağmen; batı ile dostluğumuz veya dostluk ve işbirliği çabalarımız olabildiğince devam etsin. Fakat, İran ile de ticaret ve işbirliği için de, aynı gayreti gösterelim.  İran'la gelişecek ilişkiler, bize doğu Asya; hatta Hindistan ve Çin gibi çok kalabalık ve büyük pazarlarla kaynaşıp açılmamıza yardım edecektir.  "İran ile-Suudi Arabistan'ın Yemen Konusunda ihtilafa düştükleri" konusu yaygınlaşınca; İRAN RESMİ MAKAMLARI "YEMEN KONUSUNA VE O ÜLKEYE  İLGİLENMEDİKLERİNİ" savunuyorlar. Bu yönde bir mesajları bana da gönderildi.