Deprem bölgesinde yaşananlar sonrasında doğru zemin, doğru proje ve ilgili teknik ekip takibinde yapılan yapılarda yıkımın önüne geçildiği ve binaların depremi hafif hasarlı olarak atlattığının görülmesiyle deprem risk analizi yaptırmak isteyenlerin sayısında da artış görülüyor. Bölgede gönüllü hasar tespit grupları tarafından yapılan incelemeleri aktaran İnşaat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Akın; konuya ilişkin değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi:

“Burada asıl olan şey; Türkiye’deki yapı stoğunun ve oluşabilecek depremlerin bu yapı stoğuna olan etkisinin mutlaka araştırılması gereğidir. Bunu yapmadığımız müddetçe her depremden sonra benzer sonuçlarla karşılaşacağımız aleni ve aşikardır. Eğer yapılarımız doğru zemin ve projeyle, doğru teknik ekip tarafından kontrol edilerek yapıldıysa şu andaki panik havasını üzerimizden atmamız lazım. Bunu yapmadığımız müddetçe maalesef ancak kendimizi psikolojik baskı altına sokar, ruh yapımızı bozarız.

Yanlış Yerden Alınan Karot Zarar Verebilir

Risk analizi yaptırmak için binadan parça alınması, kolonlara hasar verebilir. Yanlış yerden karot aldığınızda, binanın donatısını kesiyorsunuz. Bu da sizin deprem performansınızı ciddi şekilde etkileyecek bir durum ortaya koyuyor. Vatandaşlarımızdan, bu üstünkörü karot alım işini ortadan kaldırarak uzman inşaat mühendislerinin belirlediği yerlerden akredite laboratuvarlara gerekli testleri yaptırmalarını özel olarak rica ediyorum.

Bu risk raporu her binaya lazım mı diye sorular geliyor. Tabii hepsine de lazım değil. Vatandaşlarımız bizi arıyorlar ve 2020 yılında başlamış inşaat, 2021 yılında teslim edilerek daireye oturmuşlar; binam sağlam mı diye soruyorlar. Yapı denetim var, projesi güvenilir ise ve zemin parametrelere doğru alındıysa, en ufak çatlak da yoksa bu vatandaşlarımızın şu an panik yapmalarına gerek yok. Binaların bodrum ve zemin katlarında kırılan, dökülen bir yer var mı diye bakıp incelemeleri gerekiyor. Burada eğer bir kusur görürler ise testleri mutlaka odamıza, ilgili kuruluşlara ya da akredite olmuş laboratuvarlara, inşaat mühendisinin gözetiminde yaptırsınlar. Yani test yaptıracağız derken yapıya zarar vermenin de önüne geçmemiz gerekiyor.

İzolatör kavramı, son günlerde çok tartışılıyor. Deprem dalgalarının binaya iletilmesini azaltan bir malzeme ama uygun binalarda daha verimli olacaktır. Tarihi eserleri sergilediğiniz bir müze veya ameliyathanelerin bulunduğu hastane binaları değilse, çok da gerek değil. Örneğin Japonya’da çok yüksek katlı yapılarda kullanılıyor. İyi kullanılan izolatörlerin özellikli ve nitelikli yapılarda ihtiyaç halinde kullanılması en doğru olanıdır.”