Kıbrıs Türklerinin, Rumlar tarafından yok edilmesini isteyenler hep oldu.Yunanlıların da  ve her zaman onları bize karşı silahlandırıp destekleyen Batı dünyasının arka çıktığı Akritas planı da; soydaşlarımıza soykırım yapmayı amaçlıyordu.

Daha gerilere gidersek, Yunanlıları kışkırtıp Anadolu'ya saldırtan; İzmir'den başlayıp kentlerimizi, köy ve kasabalarımızı yaktıran; binlerce insanımızı öldürmelerini destekleyen de, aynı sömürgeci çevrelerdi. Kötülükler Düşmanları kovup TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ kurmamızla bitmedi. İngilizler bizimken işgal ettikleri Kıbrıs'ı terk ederken; oranın yerlisi olan  Türkleri, Rum ve Yunanlıların öldürmesini sağlamak amacındaydılar. Rahmetliler Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş o hileye karşı Kıbrıslı Türkleri ve Türkiye Cumhuriyetini uyandırıp; vatanseverlik destanı yazdılar. Kıbrıs Türkleri toptan öldürülüp yok edilmek üzereyken; o ikisi ve Anadolu Türklüğü, Sömürgecilerin tüm baskılarına karşı durarak; Rum çetelerin katliamlarını durdurmayı başardı. En büyük savaş  gemimiz, kahraman personeliyle birlikte sulara gömüldü. Binlerce şehit verdik. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kuruldu. Bayram yaptık. Savaştan önce oradaydım; sonra da gittim. O temiz ve çalışkan Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin ne kadar dürüst ve vefalı olduğunu gördüm.

Ne yazık, küffar şimdi de Kuzey Kıbrıs Türk devletini sıkıntıya düşürmek istiyor. Ada çevresinde Doğalgaz ve petrol yatakları olduğu anlaşılınca; hain hevesler yeniden depreşti. Sömürgeciler, Rumlardaki zenginliği artırarak; bazı Türkleri de onlara teslim olmaya heveslendirmek istiyor. Bizdeki iktidarın, sadece koltuğunu sonsuza kadar sürme hevesine odaklanması; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini yalnız bırakılmış duruma getirdi.  Anavatanımızdaki siyasi kutuplaşmalardan  yararlanıp; Kıbrıs Türklerini yalnız ve desteksiz yakaladıklarını sanan sömürgeciler; Kuzey Kıbrıs Tük Devletini, Rumların kucağına oturtmanın hayalini kurmaya başladılar. Kıbrıs'taki Türk varlığına son verebileceklerini sanıyorlar. Fakat şunları bilmeliler:

1-Devletimiz ve halkımız, Kıbrıs Türklerinin ve oradaki Türk varlığının arkasındadır.

2-İç politikadaki karmaşanın, bizi Kıbrıs Türklerini savunmaktan alıkoyacağını  hayal edenler kafalarını, çelikten irademize çarpar ve intihar etmiş olurlar.

3-Durum ciddidir. Kıbrıs Türkleri esir edilirse; sömürgecilere ve Rumlara boyun eğmek veya teslim olmak zorunda kalırlarsa; devletimizin saygınlığı kalmaz.

4-Devletimiz ve Hükümet yetkililerimiz; KKTC'nin bağımsızlığını ve ada çevresinde bulunan doğal kaynaklardaki haklarını savunmayı; bütün iç politika didişmelerinin önüne alıp, Kıbrıs'a öncelik vererek ilgilenmeli ve gerekirse askeri müdahaleye bile hazırlıklı olmalılar.