“Ne de güzel adı varmış! Tıpkı Peygamber Efendimizin şehit torununun adı gibi!” diyerek seni çok sevmiştik. Benim damatlardan birinin adı da Hüseyin!  Yaşı senden küçük ama; “Başkana benim adımı koymuşlar!” diye seviniyordu.

Senin için başka adlar da söyleyip yazdılar. Biz seni Hüseyin biliriz. Güya bizim Sadrazamla konuşurken eline sopa alıp sallamışsın. Üstelik, “Belki televizyonda herkes görememiştir” diyerekten, o resmi dünyaya internetten yaymışsın! Gücendik valla! Belki haberin yoktur da; adamların yaymıştır. Bu seferlik öyle sanalım. Şimdilik bizimki Sadrazam! Fakat padişah gibi davranır. O da başkan olacak. Yerini bırakacağı arkadaşını partiye aldı; hazır! *Ya eskisiyle Putin-Medvedev gibi, sekiz yılda bir koltuk değişimi yapacaklar. *Ya da, eski koltuğu yeni arkadaşına verip; kendisi Başkanlığa tümüyle yerleşecek. Ona göre!

Bizde “Aba altından sopa göstermek” diye bir söz var. Madem sopayı göstermek istiyorsun; bari herkes görmesin! Cüppe giy, görüntülü telefonunla konuş! Sopayı göstereceğin kişiye cüppenin altından göster. Başkaları bilmesin. Ayıp oluyor.  

“O sopa, samimiyeti gösterir” diyormuşsun. Hiç inandırıcı değil! Hadi sopayı alıp salladın; bir de bunu el aleme ilan etmenin anlamı ne? Bizim eski sadrazamlardan olan Baba lakaplı eski başkanın bir sözü var: “KESER DÖNER- SAP DÖNER. GÜN GELİR HESAP DÖNER!” der. Sesi pek çıkmıyor ama; kocadığından sanma! Bir bildiği var ki, fazla şamata yapmıyor. Meydanlara çıksa seni bile ikna eder.  Dünya bir düze kalmaz. Allahın dediği olur.

 Kore’de, siz istediniz diye savaştık! Belki o zaman doğmamış olabilirsin. 800 şehit verdik! Kurtardığımız Güney Kore, şimdi dünyanın en önde gelen sanayi ülkelerinden biri oldu. Bizde ise, tık yok. *Onlara öğrettiğiniz akılları bize niye öğretmediniz?* Bize de, o teknolojileri niye vermediniz arkadaş?

Yakında seçim var. Sen kazan; fukaradan yanasın! Zenginlerden taraf olan tarikatçı kazanmasın. Ama bizim de kıymetimizi bil yani! Bak, sizin hatırınıza bizimkiler, Suriye diktatörüne ders vermek için; onun muhaliflerini burada barındırıp beslediler. Bulup da yiyemediğimizi, onlara yedirdiler. Milyarlarca dolarları, kendi yoksullarımıza değil de, o isyancıyım diyen acayip adamlara harcadık. Değeri bilindi mi? Hayır! *O azgın konuklar, Trilyonlarca liralık yükleri olan birçok büyük kamyonlarımızı yaktılar; *Mübarek Ramazanda polislerimizi dövmeye kalktılar. Suriye işine de sizin isteğinizle karıştık. Irak işinde olduğu gibi çok zarar gördük. Risklerimiz ve üzerimize yönelen tehditler çoğaldı.

Kuzey Irak’ta oluşturduğunuz ve bize karşı terörü himaye eden oluşumun benzerini, Suriye sınırımızda oluşturdunuz. Yakıştı mı şimdi…

Saddam, terörü önlemek için, Irak’ın istediğimiz yerine kadar gitmemize ses çıkarmıyordu. Sizin yerleştirdiğiniz yönetim, aynı olgunluğu göstermiyor. Terörü himaye ediyor. Bunun bir benzerini de Kuzey Suriye’de oluşturmaya başladınız. Çok tehlikeli! Keşke bizimkiler, böyle olacağını önceden fark edip; tüm komşularımızla iyi geçinselerdi… “Komşularla sıfır sorun!” dediler. Tam tersini yaptırdınız. “Şimdi sıra İran’da” diyormuşsunuz. Bizi katmayın işin içine!

Senin koltuğu yüz yıl önce işgal edenler ve arkadaşları; SEVR diye bir sevdaya kapılıp, topraklarımızın yüzde doksanını elimizden aldılar. Üstelik sınırlarımızı, bizi hiç petrolsüz bırakacak şekilde çizdiler. O yüzden, 1-Petrol’ü mecburen İran ve Rusya’dan alıyoruz. 2-Üstelik İran nüfusunun yarıdan fazlası Türk kökenli. Bir kısmının mezhepleri farklı da olsa, Türk’türler. 3-En uzun süredir, belki beş-altı yüz yıldır savaşmadığımız tek komşumuz da, İran! Bizi İran ile hiçbir şekilde savaştırmayın sakın!  Kimseyle savaştırmayın bizi! İki numaralı torunum sizin orada okudu; orada çalışıyor. Oyu senin! Durum kritikse, Anasını, babasını, kardeşini de yollarım. Hepsi çifte vatandaşlık taşıyor. Dört oy! Sana helal olsun. Ama Hüseyin kardeş, yeniden rica ediyorum sizin savaşlarınıza bizi katma; karıştırma. Benden gençsin ama; koltuğun büyük! Sonsuz saygılar. Yüce Allahın selamı üzerine olsun! İnan ki seni ve sizinkileri seviyoruz. Belalara hep bizi karıştırmasanız, daha çok seveceğiz   [email protected]          www.nazifkurucu.com.tr