Yazdığımız bu eserler Türk Tarih Kurumunca kabul edilerek bu kurumun kütüphanesinde yerini aldı. Tüm yazdığımız kitaplarda Mehmet Koç ile birlikte aldığımız karar neticesinde, elde edilen gelirler öğrencilere burs olarak dağıttık.
Velhasıl; 19 Aralık mübarek Cuma günü Akşehir Coğrafyası Cumhuriyet Dönemi Şehitleri kitabının imza ve tanıtım etkinliği Akşehir Belediyesi öncülüğünde Akm’de düzenlendi. Son yıllarda tüm kitaplarımda olduğu gibi bu tanıtım gecesinde, okuyucularımız başta olmak üzere, şehit aileleri, gazilerimiz ve çok sevdiğim Akşehir halkı teveccüh göstererek salonu doldurdular. Yazar için en büyük onurdu aslında kitabın basımından sonra tanıtım ve imza etkinliği. Halkın teveccühü o geceye de yansıdı, haliyle bizlerde mutlu olmuştuk.
Bu eseri yazmamdaki ana amaç; Akşehir ve coğrafyasında şehit olan vatan evlatlarının unutulmamak üzere tarihi kazandırılmasıydı. Yaptıkları ve yaşadıkları ile anıtlaşan bu kahramanlar bu eserle birlikte ebedileşmiş oldular. Umarım şehitler ve gaziler üzerine yazdığım iki eser, bizden sonraki nesiller ışık tutarak, vatanın nasıl korunduğunu, bu yurdun ebedi bu milletin olduğunu anlatmış olur. Elbette her organizasyonda olduğu gibi bizimde ufak tefek hatalarımız olmuştur. Bu hataların maruz görülmesi isteriz. Farkında olmayarak unuttuklarımız, kalabalıktan dolayı göremediklerimiz olmuştur. Ancak gece de gözlemlediğim en güzel olay halkın ve hemen hemen tüm partilerin ilçe başkan yahut temsilcileri ile katılmış olmasıdır. Bu güzel kitap sonrasında Akşehir Belediye Başkanı Nuri Köksal koordinatörlüğünde yine Mehmet Koç ile birlikte Garp Cephesi Kumandanı olan ve Akşehirlilerin gönlünde bambaşka yere sahip İsmet İnönü’nün Akşehir’de yaşadığı günleri kaleme almaya başladık.
Sevgili okuyucular, bu kitabın sosyal medyada uzunca süre yer tutması, Akşehirlilerin yazmış olduğum eseri sahiplenesi, gecenin yoğun geçmesi gönlümüzdeki vatan sevgisini en üst düzeye çıkmasını sağlamıştır. Kitabın yazım aşamasında coğrafyamızın büyük olması, derneğimiz de tam düzenli liste olmayışı ve hatta düzenli listenin gerekli makamlarca dernek tarafından istenmesine rağmen uzunca süre verilmeyişi, Çakıllarlı Şehit Er Talip Subay’ı sehven atlamamıza neden olmuştur. 7 Aralık 1966 günü Erzurum/Dumlu/247 Piyade Alay Komutanlığı’nda görevli olan kahramanımızın aziz hatırasından ve ailesinden özür dileriz. Bu vesile ile Pervasız Gazetesindeki köşeme bu kahramanı da yazarak tarih sayfalarına kazımış olalım.
ÇAKILLARLI ŞEHİT ER TALİP SUBAY
7 Aralık 1966 çarşamba gecesi Erzurum/Dumlu/247 Piyade Alay Komutanlığı koğuşunda nöbetçinin saat 23.35 de sobayı benzinle tutuşturmaya çalıştığı sırada benzin bidonunun parlaması sonucu büyüyen yangında 65 Askerimiz feci şekilde yanarak şehadet şerbetini içmiş bu elim kazada 28 askerimizde yaralanmıştır. Şehadet şerbetini içen 65 askerimiz o tarihlerde Şehitlerimizi memleketlerine naaşlarının gönderilme imkânı bulunmadığından, Erzurum'un Dumlu beldesinde 1.Dünya Savaşında şehit düşen Atalarımızın defnedildiği tepeye törenle defnedilmiş ve Dumlu Şehitliği olarak düzenlenmiştir. 2018 yılında şehitliğe bir abide dikilerek açılışı yapılmıştır.
Yangın faciasından sağ olarak kurtulan ve şu anda Ankara'da taksicilik yapan evli 2 çocuk babası Şafak Uluyılmaz O gece alevlerin insan kovaladığını gördüğünü. Gece yarısı olmasına rağmen alevlerin ortalığı gündüze çevirdiğini belirterek o geceye ilişkin şunları anlattı:
“Yaklaşık 1 metre kar vardı ve hava soğuktu. Koğuşta iki tane sobamız vardı. 18 nöbetçi hariç, 144 yat mevcudumuz vardı. Onbaşı 23-01 nöbetçilerini dağıtıyor ve 'sobayı yakın' diye uyarıyordu. Koğuş nöbetçisi yakacak bir şey bulamıyor. Onbaşı'da benzin yakmasını istiyor. O da şoförlüğünü yaptığı ambulanstan benzin alıp getiriyor. O sırada gözüne bir şey battığı için benzin bidonunun sobanın yanına bırakıp gidiyor ve birkaç dakika sonra patlama oluyor. Sekiz aylık askerdim. Uyandığımda koğuşun içi gündüz gibiydi. Herkes gibi bende pencereden atladım. Korkunç bir geceydi. Alevlerin insan kovaladığını orada gördüm.”
Bu vahim olayın ardından şehitlerimizin naaşları ailelerine günün getirdiği şartlar nedeniyle getirilemedi. Çakıllar nüfusuna kayıtlı şehidimiz Talip Subay’da Dumlu şehitliğine düzenlenen törenle birlikte defin edildi. Şehidimizin kabri Dumlu’da vatan toprağına emanettir. Tüm şehitlerimizin ruhları şad olsun.





