Kanunla, kullanıcıların internet ortamında sosyal etkileşim amacıyla metin, görüntü, ses, konum gibi içerikleri oluşturmalarına, görüntülemelerine veya paylaşmalarına olanak sağlayan gerçek veya tüzel kişiler, “sosyal ağ sağlayıcı” olarak tanımlanacak. Türkiye'den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcı Türkiye'de temsilci belirleyecek.
Kişilerin sosyal ağ sağlayıcısına başvurmaları halinde, başvurudan 48 saat içinde olumlu veya olumsuz cevap vermek zorunluluğu olacak. Suç oluşturan kısmi içeriğin çıkarılmasının mümkün olduğu durumlarda, erişimin engellenmesi kararı yerine içeriğin çıkarılması kararının verilmesi mümkün olacak.
Yer sağlayıcılık bildiriminde bulunmayan veya bu Kanundaki yükümlülüklerini yerine getirmeyen yer sağlayıcı hakkında Başkan tarafından yüz bin TL'den bir milyon TL'ye kadar para cezası verilecek. Temsilci belirleme ve bildirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen sosyal ağ sağlayıcıya, BTK bildirimden itibaren 30 gün içinde bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde sosyal ağ sağlayıcısına on 10 milyon lira idari para cezası verilecek. BU cezanın tebliğ edilmesinden 30 gün sonra yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde idari para cezası otuz milyon TL olacak. İkinci kez verilen idari para cezası tebliğinden 30 gün içinde yükümlülük yerine getirilmediği takdirde sosyal ağ sağlayıcısı reklam vermesi yasaklanacak. Cezanın bir sonraki aşaması ise sosyal ağ sağlayıcısına bant genişliğinin yüzde 50 daraltılması olacak.
Kanun kapsamında verilen idari cezalar muhatabın yurtdışında bulunması halinde Bilgi teknoloji ve İletişim Kurumu tarafından bildirilecek. Para cezaları bir yıl içinde tekrarlanması halinde cezalar bir kat arttırılarak uygulanacak ve bu hüküm 1 Ekim 2020 tarihinden itibaren geçerli olacak.
TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen kanun teklifine ret oyu veren muhalefet partileri, düzenlemenin; sosyal medyada baskı unsuru olarak kullanılmak üzere hazırlanmış bir sansür uygulaması olduğunu iddia etmişlerdi.
