Bu bağlamda, 24 Ağustos Bulvarı üzerindeki iş hanında hizmet veren Akşehir Vergi Dairesi’nde Mayıs 2001’de görevlendirilen bilirkişi heyeti, içeriden ve dışarıdan gezilmek suretiyle ön inceleme gerçekleştirmişti.

Bilirkişi Heyeti tarafından, Vergi Dairesi’nin bulunduğu binanın taşıyıcı sisteminin farklı noktaları kontrol edildiği, kolon ve kirişlerde kullanılan donatılarda pas payı kaldırılarak, tespit sonrasında gerekli incelemelerin yapıldığı öğrenildi.

Akşehir Belediyesince onaylı Betonarme Statik projesinin incelenmesi ve durumun değerlendirilmesi sonucunda, ciddi ve kaygı verici tespitlerin ortaya çıktığı görüldü:

Bu binanın tamamında bodrum+zemin+5 normal katının KARKAS olarak inşa edildiği ve döşemelerin, kirişsiz döşeme olarak yapıldığı,

İş Hanı olarak kullanılan binanın bodrum katının yarısı ile zemin ve 1. Kat haricindeki diğer katların yarısında da Vergi Dairesi olarak hizmet verildiği, diğer bölümlerinin çeşitli kişi/kişilerce kullanıldığı,

Binada ve Vergi Dairesi olarak kullanılan kısımda deprem sonrası çatlaklar oluştuğu, sonradan tamirat gerçekleştirilmesine rağmen, izi görülen bu çatlakların tamamının taşıyıcı sistemde değil, bölme duvarlarda olduğu,

1980 yılında yapılan binanın günümüz şartlarında geçerli olan Deprem Yönetmeliği ile TS 500 standardına uygun olmadığı,

Proje üzerinde ve bina yapılan kontroller sonucu tüm kolon boyutlarının aynı yönde planlandığı ve imal edildiği, merdiven ve asansör kovasında perde kullanıldığı,

Projede bodrum katındaki kolon etriyelerinin (kolonların boyuna donatılarını saran, inşaat çeliğinden mamul sargı) 15 cm. aralıklı gösterilmesine rağmen, bu aralıkların ölçüm ve gözlemlerinde 30 cm.’ye yakın olduğu, mesnet bölgesinde etriye sıklaştırması yapılmadığı ve aynı duruma üst katlarda da devam edildiği, bu durumun proje uygun olmadığı, kirişlerde de proje 20 cm. olarak gösterilmesine rağmen bu aralıklara uyulmadığı,

Beton Çekici ile çeşitli noktalarda yapılan testlerde, beton mukavemetinin de yaklaşık BS 16 beton mukavemet değerini sağladığı.

Bilirkişi Heyetinin kanaatini taşıyan Haziran 2001 tarihli raporun sonuç bölümünde ise; Akşehir Vergi Dairesi Hizmet Binasının projesi ve taşıyıcı sisteminin mevcut durumunun hafif ve orta şiddetli depremlere karşı güvenlikli fakat ŞİDDETLİ DEPREMLERE karşı ise güvenliğinin -Akşehir’in 1. DERECE deprem bölgesi olması da dikkate alındığında- olmadığı,

Binanın şiddetli depremlere karşı yapı güvenliğinin sağlanabilmesi, yeni yönetmeliğe ve yeni TS 500 betonarme projelendirme ve yapım kurallarına uygun hale getirilmesi için binanın tamamının güçlendirilmesi gerektiği, binanın sadece vergi dairesi hizmet katlarında yapılacak bir güçlendirmenin ise hiçbir fayda sağlamayacağına dikkat çekiliyor.

Akşehir Vergi Dairesi Müdürlüğü; olası şiddetli bir depremi düşünerek, hem çalışanlarının hem de mükelleflerin yoğunluğunu dikkate almış ve depremin üzerinden 17 yıl geçmiş olsa bile Ağustos 2017’de yeni yapılan hizmet binasına geçmiştir.

Akşehir Vergi Dairesi’nin, şiddetli depreme dayanaksız olan binadan çıkarak yeni binasına geçmesine neden olan BİLİRKİŞİ raporunu, Akşehir Belediyesi’nin bilmemesi gibi bir durum söz konusu bile olamaz.

Akşehir Belediyesi 2000 yılından önce yapılan binalarda oturanlara yönelik genel bir uyarıda bulunmayı hala düşünmüyor mu?

İnsan hayatını ‘ihbar gelmeden’ harekete geçemeyiz diyerek hiçe saymak kimsenin haddine olamaz, olmamalıdır da?

Binalarda oturan vatandaşları bilgilendirmek yalnız basının değil, belediyenin de asli görevi olmalıdır!

Belediye Gelirleri Kanunu kapsamında; İlan ve Reklam Vergisi, Eğlence Vergisi, Haberleşme Vergisi, Yangın Sigortası Vergisi, Emlak Vergisi, Çevre Temizlik Vergisi gibi vergileri almasını bilen Akşehir Belediyesi, insan hayatı için elini kıpırdatmayacak ta ne yapacak?

İş işten geçmeden, Akşehir Belediye Başkanı Salih Akkaya’yı ‘Akşehir Halkı’nı bilgilendiren açıklamaları yapmaya davet ediyor ve diyoruz ki;

“Akşehir Belediyesi olarak, ilçe genelinde Deprem Risk Raporu olan yerler hakkında Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü bilgilendirilmiş mi? Zira bu tip yerler, 7 gün içerisinde üst yazı ile bağlı bulunan İlin Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’ne sunulur. Müdürlük raporu inceler ve 10 gün içerisinde eksik yoksa onaylar. Raporda bina riskli ise ilgili Tapu Müdürlüğü, bir yazı ile bina tapu kütüğüne Riskli Yapı şerhini koyar. Geçtiğimiz aylarda yıkım kararı olan bir binadan, durumdan bihaber olan bir vatandaşın tapuda şerh olmadığından dolayı bir konut satın aldığı iddia ediliyor. Eğer bu iddia doğuysa vicdanları rahatsız etmez mi?”

Öte yandan, eski Vergi Dairesi’nin bulunduğu binada mülk sahipleri olanlara da bir görev düşüyor. İş Hanı yönetim kurulu acilen toplanarak bu bilirkişi raporu doğrultusunda salt çoğunluğa dayanan -ki bir bölümü kamu binasıdır- devleti de işin içine katarak ya güçlendirme yapılması yönünde ya da yıkılıp yeniden inşa edilmesi konusunda bir karar vermelidir.

Mal canın yongasıdır ama insan hayatından daha değerli değildir!