Hilmi Amca yaşlı olduğu için dükkanla oğlu Haldun Amca ilgilenmektedir.

O yıllarda kahve az bulunmakta ve fiyatı da çok yüksektir. Buna bir çözüm arayan Haldun Amca yediğimiz yemeğini yaptığımız nohut dan kahve yapmayı dener. Nohudu kavurur, değirmende çeker,

Hemen hemen kahve tadını bulur. Kahvenin adını da kocaman anlamına gelen KALLAVI adını koyar.

Kahveyi tanıtmak için reklam amacıyla küçük paketler yaptırır. Paketlerin üzerine de Nasreddin Hoca'nın eşeğe ters binmiş resmini bastırır.

O yıllarda Haldun Amca ile babam arabacı Bodi Mehmet çok samimi arkadaştırlar.

Haldun amca babamı çağırarak,

- Mehmet, sana Nasreddin Hoca kıyafeti giydirsek, bir eşek bulsak, eşeğe ters bindirsek heybede yeni ürettiğimiz kahveleri doldursak, eşekle dolaşarak ev, ev dağıtır mısın? diye sorar.

Babam Bodi Mehmet;

- Neden olmasın, olur tabii der.

Sağdan soldan derleme topluma ile Nasreddin

Hoca kıyafetlerini ayarlarlar.

Kalaycı Salimin boz eşeğini ister ve alırlar.

Babam giyer elbiseyi, ters biner eşeğe, doldurur kahveleri heybeye çıkar yola.

Biz erkanı usulü iyi biliriz diyerek ilk olarak o zaman ki kaymakamımız 11. Ali Özer Bey'in kapısını çalar. Kaymakam Bey'imizin eşi açar kapıyı kapıdan Nasreddin Hoca’yı görüp şaşırır, adeta şok olur. Akşam, olanları Kaymakam Bey'e anlatır. Bu yapılanlar Kaymakam Bey'in çok hoşuna gider.

Ertesi gün Haldun Amca ile babamı çağırır. Nasreddin Hoca, Akşehir’in simgesidir. Nasreddin

Hoca güldüren, güldürürken düşündüren bir halk bilgesidir. Bundan sonra her yıl Akşehir'e yakışır bir şekilde şenlik yapalım. Sizde bize yardımcı olun der. Haldun Anca ile babam kabul ederler.

21 Haziran 1959 günü 1 günü Nasreddin Hoca Günü olarak kutlanmıştır. Yine 1959 yılında Nasreddin Hoca Derneği kurulmuş o yıldan sonra şenlikleri dernek tertiplemiştir

1960-61-62 yıllarında 21-22-23 Haziran günlerinde Nasreddin Hoca Şenlikleri yapılmış, 1963 yılından gelinde itibaren 5-10 Temmuz Nasreddin Hoca Şenlikleri olarak kutlanmıştır. 1973 yılında Ulusal, 1974 yılından itibaren Uluslararası nitelik kazanmıştır.

Dikilen bir fidan ağaca dönüşmüş, bu ağacın kökü Tüm dünyayı Sarmıştır.

Em. Öğretmen

Yaşar TURGUTLU