Toplantıda şair, deneme yazarı, monografi yazarı, edebiyat araştırmacısı gibi çok yönlü bir edebiyatçı olan Tanpınar’ın hayatına da değinilirken “Huzur” ve “Sahnenin Dışındakiler” ile birlikte bir üçlemenin ve yazarın ilk romanı olan Mahur Beste adlı eser irdelenerek yorumlandı. Bergson felsefesinden etkilenen sanatçının eserlerinde zaman kavramının önemli yeri olduğu, “Ne İçindeyim Zamanın” ve “Bursa’da Zaman” şiirleriyle örneklendi.

Müzikle uğraşan, Mısırlı bir askere aşık olan eşi tarafından terk edilmenin acısını da bestelediği “Mahur Beste” isimli hüzünlü şarkı ile yansıtmaya çalışan Talat Bey’in konu edildiği eserde, kahramanın mutsuzluğunun, ailenin gelecek nesilleri üzerinde de tuhaf bir etkiye sahip oluşu anlatılır. Eserde ayrıca; İstanbul’un toplumsal koşullarına, Türkiye’nin modernleşme ve zamanı yakalama çabasına, Doğu- Batı arasında kalmış insanların yaşadığı buhranlarına yer verilir.

Eserin değerlendirilmesi esnasında; “Cahilsin; okur, öğrenirsin. Gerisin; ilerlersin. Adam yok; yetiştirirsin, günün birinde meydana çıkıverir. Paran yok; kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu, bunun çaresi yoktur.”, “Sen bir medeniyetin iflası nedir, bilir misin? İnsan bozulur, insan kalmaz; bir medeniyet insanı yapan manevî kıymetler manzumesidir.”, “Yüzyıl öncesinde bu memlekette herkes bizden yalnız adalet istiyordu. Sonra toprak hakkı istedi. Şimdi ise bütün unsurlar müstakil bir çekirdek etrafında toplanmışlar, ana bünyeden ayrılmak istiyorlar. Her cemaatin cebinde ayrı bir vatan haritası var. Hiçbirinin bizimle yaşamağa niyeti yok.” gibi alıntılar da paylaşıldı.

Okuma atölyesi bir sonraki ay değerlendirmek üzere Adalet Ağaoğlu’nun “Üç Beş Kişi” adlı eserini belirledi.