Bir kış sabahı.  Kar sepeliyordu.  Anıt Alanı’nın karşısında bir iş hanı: Melek Girmez İş Hanı. Anıt Alanı’nın önünden bir girişi var şehrin göbeğinden, bir de İplikçi Camii’nin yanından, iki girişi daha bulunuyor, toplam dört tane girişi olan bir iş han, Melek Girmez İş Hanı. Bu Handa kahvehaneler, birahaneler, çay ocağı, ortada büyükçe bir havuz ve her şeyden önemli olan Pervasız Gazetesi bulunuyor.

Birazdan kahvehaneler, çay ocakları dolacak. Üşüyerek gelenler birer birer kahvehanedeki yerlerini alacaklar, “demli olsun” sözleri çay ocaklarından, kahvelerden yankılanmaya başlayacak,

Öyle bir kış sabahıydı Akşehir’de. Bir tatlı koşuşturma başlamıştı, Hayat koşturmaca bir yerde mücadeleydi.

Öğleye doğru yavaş yavaş şehri kaplayan karlar erimeye başladı Ezan okunuyordu İplikçi Camii’nde. Camii’nin önü namaz kılmaya gelen Akşehirlilerle doldu. Namazdan sonra gazetenin dağıtıcısı geldi.

Ahmet ŞENER Ağabey: Evlat nerede kaldın?

Gazete dağıtıcısı on yedi yaşlarında gençten bir çocuk. Yüzlerce gazete. Akşehir’in Sanayisi var, Belediyesi var, Hükümet Konağı var, Adliyesi var, onca esnafı var, postaneye, kütüphaneye verilecek gazeteleri var. Öyle görüldüğü gibi kolay değil! Gazete dağıtıcılığı da gönül işi. Bir tür sevda.

Ahmet ŞENER Ağabey gülerek, o babacan tavrı ile:

“Sen de haklısın evlat!  Dedi. Sen de. Üşümüşsün, dur hele sana bir çay söyleyeyim.” dedi. 

****

Öğleden sonra yine yavaş yavaş kar sepeliyordu. Matbaa makinesi yarın çıkacak gazeteler için hazırlanıyor. Harfler eritiliyor, diziliyor. Makine yine her gün olduğu gibi bugün de arıza yapıyor. Dizgici Fikret kızıyor, bağırıyordu..

Yarına hazırlanmak var. Haber gelecek mi?

Nihat AK masasının başında, sigara üstüne sigara yakıyordu. Odanın içi duman altı. Neden sonra başyazı da hazırlanıyordu. Yarının gazetesi de hazırlandı, fakat ne zorluklarla.

Gazetecilik zor, yazarıyla, dizgicisiyle, matbaacısıyla, dağıtıcısıyla, bütün mesleklerden zor bir meslek.

Ahmet Şener ve Pervasız Gazetesi’nde bir anıydı yazdığım, hatırımda kalıveren bir anıydı yazdıklarım.

****

Adı gibi Pervasız Gazetesi’ni pervasızca çıkartan kişinin adıydı Ahmet ŞENER Ağabey.

Pervasızdı.

Korkusuzdu.

Yürekliydi, cesurdu kelimelerinde.

Kurucusu olduğu gazetenin başında yediden yetmişe, tüm Akşehirlilerin sevgi ve saygısını kazandı.

26 Kasım 2004 tarihinde aramızdan ayrılarak Hakka yürüdü. Vefatının üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen bizler onun bize öğrettiği fikir ve ideallerle onun gösterdiği ilkelerle ve prensiplerle bu gazetede yazdık. Yazmaya da devam edeceğiz.

Vefatının 20 yıl dönümünde O’nu saygı, rahmet ve şükranla anıyoruz.

                                                                                                                                (26 Kasım 2023)