Yaklaşık 38 bin kilometrekare olan yüzölçümünün 3’te 2’si tarım arazisi olarak kullanılan Konya’da, her yıl sulanabilir tarım alanlarında yaklaşık 5 milyar metreküp su kullanılıyor. Bilinçsiz ve vahşi sulamayla birlikte yer altı sularında da büyük kayıp yaşanıyor. Bu kayıplarla birlikte Konya Ovası çevresinde bulunan 50 barajda da su seviyelerinin, geçen yılların en alt seviyelerinde olduğu görülüyor.

2021 yılının Aralık ayında Konya ve çevresinin aldığı yağışların, barajlardaki su seviyelerinde küçük bir artış olarak kayıtlara geçtiğini aktaran Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Konya Şube Başkanı Burak Kırkgöz, çiftçileri uyardığı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Kapalı bir havza olan Konya bölgesinin, tarımda şu anda yaşadığı en büyük sıkıntı, su sıkıntısı. Yaklaşık 25 santim kar yağışı oldu. Bunun artarak devam etmesini bekliyoruz. Önümüzdeki günlerde de yaklaşık 3-4 günlük periyotta bir yağış beklentisi var. Özellikle Konya bölgesinin yer altı sularında geçen sene bayağı bir azalma oldu. Bu azalmanın en büyük nedenlerinden biri de kuraklık. Geçtiğimiz yıllarda yaşanan kuraklıktan dolayı çiftçilerimizin özellikle kıraç alanlarda susuz tarım yapılan yerlerde yaşanan sıkıntılar büyüktü. Baraja yakın yerlerdeki su seviyelerinin yükselmesi taban suyuna da etkili oluyor. Taban suyunun çekilmesi ise çiftçilik açısından çok zahmet oluyor. Yani suların derinden gelmesi elektrik maliyetlerini de etkiliyor.

Yıl bazında baktığımız zaman; yağış miktarı önceki yıllara oranla aynı düşse bile yağış periyotlarının kaymasından dolayı bitkiler strese girmek durumunda kaldı. Bununla ilgili çiftçilerimizin de ziraat mühendisi arkadaşlardan daha çok bilgi alarak ekim ayını değiştirmelerinde ve onların tavsiye ettiği tarihlere kaydırmalarında fayda var. Kaybolan tohum miktarının azalması, hem çiftçi açısından hem de ekonomi açısından yararlı olacaktır.

Önceki yıllarda Ekim’in 15’inde olan ekim işlerini, hububat anlamında yıl bazında baktığınız zaman yağışların biraz daha geri yani Kasım aylarına doğru gelmesi nedeniyle Kasım ayına doğru kaydırmaları gerekiyor. Ekiliş tarihlerini bu tarihlere kaydırmaları da çiftçilerin tohum zayiatını yani ektikleri ürünlerin kaybolan tohum miktarını azaltmaya yönelik bir çalışma olacaktır. Bunu da yaparlarsa çiftçiler için verim açısından, birim alandaki bitki kaybı açısından önemli olduğunu düşünüyorum.”