“Ülke adına karanlık bir güne uyandık” ifadesiyle başlayan açıklamada; “Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi için devlete sorumluluk yüklemektedir. Psikolojik şiddet, ısrarlı takip, fiziksel şiddet, zorla evlendirme, cinsel ve ekonomik şiddet de dahil olmak üzere kadınları her türlü şiddetten koruyan en kapsamlı sözleşmedir. Bu sözleşmenin neyinden rahatsız oldunuz?” denilerek alınan karara karşı tepki dile getirildi.

İnsan hakları, temel hak ve özgürlükler alanındaki sözleşmeler için TBMM kararı yani Kanun marifetiyle karar alınması gerektiği belirtilerek “İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını tanımıyoruz, tanımayacağız!” denilen basın açıklamasında; “Başta TBMM olmak üzere her platformda bu sözleşmenin gereklerinin yapılmasını sağlamak için kadın hareketiyle birlikte mücadelemize devam edeceğiz. Vicdan sahibi her erkeğin annesi, eşi, kardeşi, arkadaşı olan ve yaşamın eşit ortağı olan kadınlarla beraber olacağını biliyoruz” ifadelerine yer verildi.