Sağlık çalışanlarına karşı görevleri nedeniyle işlenen suçlarda ceza artırımı ve hapis cezasının ertelenmemesi yönündeki kuralların Anayasa’ya aykırı olduğu iddiasıyla yapılan itirazı görüşen mahkemenin konuya ilişkin değerlendirmesinde; ceza hukukunun, suç ve suçlulukla mücadele amacıyla ceza ve ceza muhakemesi alanında sistem tercihinde bulunulmasının devletin ceza siyaseti ile ilgili olduğu belirtildi.
“Ceza hukukuna ilişkin düzenlemeler bakımından kanun koyucu Anayasa’ya bağlı kalmak koşuluyla, soruşturma ve yargılamaya ilişkin olarak hangi yöntemlerin uygulanacağı, toplumda belli eylemlerin suç sayılıp sayılmayacağı, suç sayıldıkları takdirde hangi hâl ve hareketlerin ağırlaştırıcı ya da hafifletici öğe olarak kabul edileceği gibi konularda takdir yetkisine sahiptir” denilen değerlendirmede; sağlık personeline karşı belirtilen suçların işlenmesinin önlenmesi ve caydırıcılığın sağlanmasını amaçlayan kuralların, orantısız olduğunun değerlendirilemeyeceği de belirtildi.
Sağlık hizmetlerinin, niteliği itibariyle belirli bir düzen içinde sunulması gereken, kişilerin ve toplumun varlığı ve huzuru yönünden vazgeçilemez hizmetlerden olduğu vurgulanan değerlendirme doğrultusunda; kuralların, kanun önünde eşitlik ilkesini ihlal etmediği sonucuna varılarak, Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın reddine karar verildi.
Sağlık çalışanlarına karşı görevleri nedeniyle işlenen suçlarda ceza artırımını ve hapis cezasının ertelenmemesini öngören kurallar, özel ya da kamu sağlık çalışanları arasında bir ayrım olmaksızın tüm sağlık çalışanlarını kapsıyor.
