Okurları onun Pervasız Gazetesi’nde ŞİİR KÖŞESİNİ bilirdi.

Onu ve Şiir Köşesine hatırlama adına, bu hafta Cahit Sıtkı Tarancı’nın  Ben Ölecek Adam  değilim isimli şiirini seçtim.

 

BEN ÖLECEK ADAM DEĞİLİM

Kapımı çalıp durma ölüm;

Açmam;

Ben ölecek adam değilim.

 

Alıştım bir kere gökyüzüne;

Bunca yıllık yoldaşımdır bulutlar.

Sıkılırım,

Kuşlar cıvıldamasa dallarında,

Yemişlerine doymadığım ağaçların,

Yağmur mu yağıyor,

Güneş mi var,

Farketmeliyim

Baktığım pencereden.

Deniz görünmeli çıksam balkona.

Tamamlamalı manzarayı

Karlı dağlarla sürülmüş tarlalar.

Ekmekte olamam doğrusu,

Nimet bildiğim;

Sudan geçemem,

Tuzludur teneffüs ettiğim hava.

Ya nasıl dururum olduğum yerde, 

Öyle upuzun yatmış,

İki elim yanıma getirilmiş,

Hareketsiz,

Sükûta râmoluş;

Sanki devrilmiş bir heykel?

 

Ellerim ne der sonra bana?

Soğumuş kalbine ne cevap verim?

Utanmaz mıyım ayaklarımdan?

Kalkmalıyım,

Dolaşmalıyım,

Sokaklarda, parklarda.

El sallamalıyım

Giden trenlere,

Kalkan vapurlara,

Bilmeliyim,

Gölgelerin boyundan,

Saatin kaç olduğunu…

Islık çalmalıyım.

Türkü söylemeliyim,

Yol boyunca,

Keyfimden ya hüznümden,

Geçmiş günleri hatırlamalıyım,

Dalıp dalıp akarsuya,

Hayaller kurmalıyım,

Güzel geleceğe dair.

Yanımdan geçenler olmalı,

Selâm almalıyım;

Robenson’u düşünmeliyim,

Gariplilğini:

Şükretmeliyim

İnsanlar arasında olduğuma.

Nedir ki eninde sonunda ölüm?

Ayrı düşmek değil mi aşinalardan?

 

Kapımı çalıp durma ölüm,

Açmam;

Ben ölecek adam değilim.

                                               CAHİT SITKI TARANCI

Hoşça kalın,

Hoş kalın…