Nasreddin Hoca’nın hanımının nasihati Saltukname’de yer almaktadır.

Önce Saltukname hakkında özet bilgi verelim: Yazarının adı Ebül-Hayr-ı Rumi. Fatih Sultan Mehmed'in oğlu Cem Sultan tarafından görevlendirilen yazar, ünlü Bektaşi dervişi Sarı Saltuk'un yaşam öyküsünü derleyebilmek için Anadolu ve Rumeli'de yaklaşık 7 yıl dolaşır, rastladığı hemen her insandan rivayet derler, notlarını düzenler, kitap haline sokar ve finansörü şehzade Cem Sultan'a sunar. Eser, Arap harfleriyle Türkçe yazılmış. Şükrü Haluk Akalın Latin harfleri'ne çevirmiş, Kültür Bakanlığı da 1988'de 3 cilt olarak basmıştır.

Nasreddin Hoca’nın hanımının nasihati Saltukname’nin 2. Cilt 181 ve 182. sayfalarındadır. Burada Akşehir’e gelen kitabın kahramanı Sarı Saltuk, Nasredddin Hoca’nın kapısını çalar. Fakat Nasreddin Hoca, Sivrihisar ve Karahisar’a gitmiştir. Kapıyı hanımı açar. Sarı Saltuk, Hoca’yı sorar ve ondan nasihat(dua) isteyeceğini belirtir. Hanımı Hoca’nın evde olmadığını isterse kendinin ona nasihat verebileceğini söyler. Sarı Saltuk kabul eder ve bunun üzerine Nasreddin Hoca’nın Hanımı şunları söyler:

“Nasihat budur kim evvela bu dünyada fâsık, fâcir, fâsid ile alaka eyleme ve dahi yâd kişiye kendüni sakınasın ve hem dahi malunı inanma  ve hem avratlarla maslahatta/ meşveret idüp anlara raz virme ve dilünden tevbe ve istiğfarı koma  ve kendüne nefsüne  ne sanursan her mümine anı sanasın. Allah’dan korkup ve Resûl’den utanasın ve âhiret içün bunda amel-i ahsen idesin. Dâhi yaramazlıklardan kaçasın. Yaramazlık itmeyesün, yazamazdan sakınasın, kim gönlün kararmaya  tâ mükâşefe her dem sana zâhir olup sırra vâkıf olasın. Âyine-i dilde Hakka müşâhid idesün” didi.

 

Bugünkü dille:

“Nasihatim budur ki, evvela bu dünyada günahkâr, zina yapan ve yalancı, kötü ve arabozucu kimselerle ilgilenme ve arkadaşlık etme. Yabancı kişilerden kendini sakın ve malına fazla güvenme. Kadınlara önemli işlerde/onlara danışıp onlara sır verme. Dilinden tövbe ve istiğfarı eksik etme. Kendi nefsin için ne istiyorsan her mümin içinde onu iste. Allah’tan korkup ve Resul’den utanasın. Ahret için bu dünyada salih ameller yapasın. Yaramazlıklardan kaçasın ve başkalarına yaramazlık etmeyesin. Okur-yazar olmayandan yani cahilden sakınasın. Her zaman gönlün kararmaya başladığında ilahi sırlar sana görülsün ve onları bilesin. Dilinin aynası (göstergesi)  Hakkı göstersin” dedi.

            Bu duayı(nasihati) dinleyen Sarı Saltuk çok heyecanlandı ve Nasreddin Hoca’nın  hanımına yüz altın verdi ve gitti.