YUNANlıları YURDUMUZDAN KOVALAYARAK; CUMHURİYETİMİZİ KURAN VE BAŞKENTİ ANADOLUNUN ORTASINDA EN KORUNAKLI YERE GETİREN BÜYÜK ATATÜRK; aylığından artırdığı parayla; bir bataklığı satın alarak ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİNİ; kendi elleriyle ağaçlar dikerek kurmuş. Orada bazı günler uyuyup dinlenmek için; mütevazi bir ev yaptırıp; adını Marmara köşkü koymuş.

Kendine saraylar yaptırmamış; Padişahlardan kalan sarayları da kullanmamış! Padişah olması için, yapılan tekliflere de hiç değer vermeyerek; Halka seçtirdiği Yüce Meclise; en büyük yetkiyi ve değeri vermiş.

Tek adam olmaya da hiç özenmemiş.

Bazı geceleri, koruma filan bekletmeden, Marmara köşkü adını verdiği kır evinde tek başına uyumuş.

Başkentte oturanlar veya buraya konuk gelenler; ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİNİ VE ORADAKİ HAYVANAT BAHÇESİNİ GEZEREK HAVA ALIR VE DİNLENİRLER.

Böyle tarihi ve değerli bir hatıranın; korunması ve tek tahtasına, tek çivisine bile dokunulmaması gerekir.

Milyarlarca dolara mal olduğu yazılıp söylenen, birinci köşkün yakınına; Altı yüz elli milyar dolar harcanarak, yeni bir köşk yapılacağı söylentileri inşaAllah yalan çıkar! Beş yüz odalı yeni bir köşke ne ülkemizin ve ne de vatandaşlarımızın gönülden onay vereceklerini sanmıyorum.

Cılız bütçemize ve vatandaşlarımıza dayanılamaz yük teşkil edecek korkunç büyüklükte harcamalar ve dünyanın öbür uçlarına yararsız resmi geziler yapılmadan;  halk oylaması yapılmalı ve ülkemizi borca batıran  böyle gereksiz ve keyfi harcamaların; azaltılması sağlanmalı.