Belediyenin en önemli görevi cadde, sokak, pazar yeri ve meydan gibi halka açık ortamların, hijyen şartlarında temizliğini yapmaktır. Standart olarak yapılan bu temizlikler, kutlama sonraları, pazar bitimleri ve en dikkat çekeni de Kurban Bayramı günlerinde yapılan temizliklerdir.

Hizmet edenin üzerinde ne kadar sorumluluk varsa, hizmet talep edenin üzerinde de çalışmaları kolaylaştırmak için sorumluluk vardır.

Kurban bayramı öncesi, muhtemel çevre kirliliğine karşı ilan edilen kurallara kulaklarını tıkayan bir kısım vatandaşın duyarsızlığına, belediyenin de hizmette yetersiz kalması eklenince, geçen yıllarda olduğu gibi yine sokak, cadde ve meydanlarımız kötü görüntü ve kokulardan kurtulamadı.

Vatandaş merkezde; pıhtılaşan kan, işkembe, bağırsak ve sakatat gibi atıkları konteynerlere, sağlam poşetlere koyarak itina ile atmalıydı.

Vatandaş özellikle dış mahallelerde, kurban atıklarını mutlaka toprağa gömmeliydi.

Vatandaş çöp hizmetinde çalışan kişilerin de kokudan ve görüntüden iğrenme özellikli insanlar olduğunu unutmamalıydı.

Vatandaş verdiği üç kuruş çöp vergisiyle, tüm belediye çalışanlarını kendine hizmetçi görme anlayışı içerisinde olmamalıydı.

Akşehir Belediyesi ise, yabancısı olmadığı bu ihtimallere göre çalışmalarını planlamalıydı.

Temizlik personeline ilave eleman ve araçlar tedarik ederek, üç vardiya esasıyla, dört günlük çalışma programı yapmalıydı.

Bayram namazı sonrasında temizlik görevlileri, ivedilikle görev yerlerine sevkleri yapılarak, atıklar daha birikmeden ve kötü görüntüler oluşmadan toplanmaya başlanmalıydı.

Bazı büyük ilçelerde olmadığı övünülerek anlatılan çöp konteyner dezenfekte aracı, rutin çalıştığında bir vardiyada 60 konteyner temizliyormuş. İlçe genelinde 9 bin 600 konteyner olduğuna göre, standart çalışmayla kapınızın önündeki konteynere 6 ay sonra sıra gelecek demektir. Dolayısıyla merkezden dışarıya doğru, üç vardiya sistemiyle konteyner yıkamaları da aralıksız devam etmeliydi.

Sonuç olarak; Belde-i Beyza olarak bilinen ilçemizin, pis kokular ve görüntülerle anılmasında sorumluluğu olanlar işlerini layıkıyla yapmadılar.

Kurallara uymayan bazı vatandaşlar da hatalarının kokusuna değil, cezasına katlanmalıydılar.

Tabii bu arada malum yerlere, tahsilatı mümkün olmayacağını bile bile kesilen uçuk cezalar gibi cezalardan hiç bahsetmiyorum.