Tarihi kaynaklar, Osmanlı Devleti’nin Akşehir’i ilk olarak para ile Hamitoğullarından satın aldığını belirtiyor.

Anadolu’da bir birlik sağlamak isteyen Osmanlı Padişahı l. Murat (Hüdavendigar)’ın hedeflerinden biri küçük devletlerin en kudretlisi olan  Karamanoğlu’nun şerrinden diğer devletleri korumaktı. Bunu sağlamak için Hamitoğlu Kemaleddin Hüseyin Bey’in elinde bulunan yerlerden Beyşehir, Seydişehir, Akşehir, İsparta ve Yalvaç kalelerinin alınması lazım geliyordu. Şehzade Bayezid’in düğünü münasebetiyle Hamitoğlu tarafından gelen sefiri Padişah yanına çağırarak: “ Kardeşim Hüseyin Bey’e selam söyleyin; kendisinden bir isteğimiz vardır. Aramızdaki sevgiye dayanarak kabul cevabını beklerim. Osmanlı memleketini Karamanoğlu Ali Bey’in şerrinden korumak için şu kalelere şiddetle ihtiyacımız olduğu görülüyor, bize satsınlar…” şeklinde bir haber gönderdi.

Karamanoğulları ile Hamitoğulları arasında şiddetli mücadeleler vardı. I.Murat’ın baskısıyla, Hamit Beyi Hüseyin Bey, Karamanoğullarına karşı koruyamadığı Akşehir, Beyşehir, Seydişehir, Yalvaç ve Karaağaç beldelerini 80.000 altın karşılığında Osmanlılara satmak zorunda kalmıştı.

Kemalettin Hüseyin Bey, elindeki toprakların büyük bir kısmını, I. Murad ile yaptığı anlaşma sonucunda Osmanlılara bıraktıysa da Isparta ve havalisi bir müddet daha Hamidoğulları’nın elinde kalmıştır.

Osmanlı Tarihi kitabı yazarı Vatan Şairi Namık Kemal bu satın alma işlemini kitabında şöyle eleştirmiştir: “ Bir hükümdarın bir yere hakim olması şahsi için değil devleti içindir. Halk ise onun esaretinde değil, idaresindedir. Bu sebeple bir hükümdarın bir memleketi alıp satmaya hakkı yoktur.  Bunu akıl da kabul etmez. O cihetle Hamitğlu’nun satış yoluyla Sultan Murat’a bir takım yerleri devretmeleri gayr-ı meşru bir harekettir. Bu yerleri aynı şekilde padişahın da alması doğru bir davranış olarak telâkki edilemez. Çünkü bir şeyin faydalı olabilmesi için meşru olması gerekir.

Ancak, Hamitoğullarından alınan bu yerler Müslüman ve Türk olduğu gibi halk da bu idarelerden memnun değildi. Sonra Osmanlı hükümeti gibi Türk ve Müslüman olup düzenli ve adaleti şiar edinmiş bir devlete tabi oldukları için halk da memnundu.       Buna rağmen İslam ülkelerinden bir parçasının çiftlik, ahalisinin de köle gibi satılması şer’an caiz olmayan bir muameledir.”

1381 yılında yapılan bu satış işlemiyle Akşehir ilk olarak Osmanlı hâkimiyetine girmiş oldu.

Kaynak:Kemal, Namık(2008) Osmanlı Tarihi 1