Saadet Partisi (SP) Konya İl Başkan Yardımcısı Sinan Toprak yaptığı basın açıklamasında; “Tarım politikalarıyla ilgili olumsuzlukların çözümü için Saadet Partisi olarak iktidara; öncelikle tarım sektörünün önemsenmesi, öncelenmesi, hak ettiği değerin verilmesi gerektiğini söylüyor, bu kapsamda beton yerine toprak, betonlaşma yerine üretim tercih edilmeli ve rantın yerini adil bölüşüm almalı diyoruz” dedi.





Sinan Toprak açıklamasında özetle şu ifadelere yer verdi:





“Hep birlikte 3 aydır farklı bir hayatı yaşadık. Her ne kadar virüsün hayatımıza etkileri azalma eğilimi gösterse de yine de bir belirsizlik hali devam etmekte. En azından bugünkü hali ile sonuçlansa bile bunun ciddi sonuçları olacaktır. Bu süreçte Saadet Partisi olarak toplumun hemen her kesimine ve geleceğimize dair birçok hususu defaatle hatırlattık, uyarılarımızı yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz.





Pandemi sürecinde ve benzeri küresel krizlerde ülkelerin gıda üretimleri bakımından tohum ve ürün bazında kendilerine yetebilirliğinin çok önemli olduğu ortaya çıkmış, bununla beraber gıda güvenliğinin önemi de daha iyi anlaşılmıştır. Ülkemizde tarım ve hayvancılık sektörü, yıllarca uygulanan yanlış ekonomi ve tarım politikaları sonucunda köklü sorunları olan bir sektör haline gelmiştir. Çayır ve mera alanları daralmış, bu durum hayvancılığa olumsuz etki etmiştir. Nüfusumuz 2002 yılından bu yana yüzde 25 oranında artmışken tarım arazimiz yüzde 11,7 oranında azalmıştır. Zarar eden çiftçilerimiz çiftçiliği bırakmak zorunda kalmış, ÇKS’ye kayıtlı çiftçi sayımız azalmıştır. Çiftçi sayısı ve tarım alanındaki azalmanın sonucunda tarım ve hayvancılık ürünleri ithal eden bir ülke haline gelinmiş, 2002-2019 yılları arasında tarım ve hayvancılık ithalatımız dolar bazında yüzde 490 oranında artmıştır.”





İktidarın yıllarca tarımı ve hayvancılığı ciddiye almadığını iddia eden Toprak; “Kendi haline bırakılmış köylümüz, çiftçimiz 2002 yılından bu tarafa adeta kendi yağıyla kavrulmuştur. Problemler her yıl büyüyerek bugüne kadar gelmiş, sorunlar kronikleşmiştir” diyerek, sorun ve çözüm önerilerini de şöyle sıraladı:





“Ranta ve plansız yapılaşmaya feda edilen tarım arazisi, çayır ve meralar, Tarım Kanunu’nda çiftçiye verilmesi kararlaştırılan bütçenin yüzde 1’i kadar desteğin ödenmemesi, etkinlikten uzak tarımsal destekleme politika ve uygulamaları, yüksek girdi maliyetleri ve dışa bağımlılık, üretici ile tüketici arasındaki aracıların çokluğu ve üreticinin hak ettiğini alamaması. Bütün bunlar sonucunda tarım alanları küçülmüş, çiftçi ve özellikle genç çiftçi sayısı azalmış, cari açık artmış ve yüksek gıda enflasyonu nedeniyle Türkiye’de yaşayan her bir fert daha fazla maliyete katlanarak fakirleşmiştir.





İçerisinde bulunduğumuz ve dikkat çektiğimiz olumsuzlukların çözümü için Saadet Partisi olarak iktidara şunları yapmasını tavsiye ediyoruz:





Öncelikle tarım sektörünün önemsenmesi, öncelenmesi, hak ettiği değerin verilmesi gerekir. Bu kapsamda beton yerine toprak, betonlaşma yerine üretim tercih edilmelidir. Rantın yerini adil bölüşüm almalıdır. Tarım alanı, su kaynakları, mera ve çayırların korunması için gerekli düzenlemeler ve kontroller yapılmalı, imar aflarına ve tarım alanlarının betonlaşmasına son verilmelidir.
Artan nüfus ve gıda talebi de dikkate alınarak gıda arz güvenliği sağlanmalı; gıda güvenliği, milli güvenlik sorunu gibi kabul edilip üzerinde hassasiyetle durulmalıdır. Tarım ve hayvancılık alanında kısa, orta ve uzun vadeli master planları yapılmalı, tedarik zincirindeki aracıların azaltılmasına yönelik yasal düzenlemeler hayata geçirilmeli, destekler artırılmalı ve tarım girdilerine (mazot, ilaç, elektrik, tohum ve gübre) sıfır faiz ve sıfır vergi getirilmelidir.





Köyde yaşayan nüfusun yaşam koşulları iyileştirilmeli, eğitim, sağlık ve sosyal alanlar kurulmalıdır. Tarımsal sanayi, kooperatifleşme ve katma değerli üretim teşvik edilmelidir.”