Anadolu Mektebi öğrencileri; Akşehir’de 6 farklı merkezde, hikayeci Mustafa Kutlu’yu anlatacaklar.





Anadolu Mektebi ve Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen “Hikayemizin Yarım Asırlık Sesi: Mustafa Kutlu” programı çerçevesinde Anadolu Mektebi’nin 24 öğrencisinin katılacağı panellerin ilki, bugün saat 10:30’da Akşehir Kültür Merkezi’nde yapılacak. Saat 14:00’da başlayacak olan okul panelleri ise; Tarık Buğra Sosyal Bilimler Lisesi, Şehit Zeynep Sağır Anadolu İmam Hatip Lisesi, Şehit Selçuk Özer Anadolu Lisesi, Hacı Sıddıka Baysal Fen Lisesi ve Şehit Özden Çınar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde gerçekleştirilecek.





1968 yılında bir dergide yazdığı hikayelerle sanat hayatına atılan Mustafa Kutlu; 1974 yılında, mesleği olan edebiyat öğretmenliğinden ayrılarak bir yayın evinde çalışmaya başladı. Kutlu halen aynı yayın evinin dergisini yayına hazırlarken, kendi hikaye ve yazılarını da kitaplaştırıyor.





Yazarın; Uzun Hikaye, Şehir Mektupları, İlmihal Yahut Arzuhal, Beyhude Ömrüm, Rüzgarlı Pazar, Kalbin Sesi & Bir Hicret Risalesi gibi eserleri arasında yer alan, deneme türünde yazdığı Yoksulluk Kitabı adlı eseri, sosyal ve toplumsal içeriği ile dikkat çekiyor. Hikayeci Mustafa Kutlu bu denemesinde, yoksulluk konusunda şu ifadeleriyle topluma sesleniyor:





“Yoksullar bizi bekliyor.





İzbelerde, harabelerde, barakalarda, küflü-nemli karanlık odalarda bekliyorlar. Naylon çadırlarda, toprak damlı evlerde, kuş uçmaz-kervan geçmez yerlerde ve şehrin göbeğinde.





Kanlı gözlerini ufka dikmiş, bir heykel gibi hareketsiz, sessiz, dalgın bekliyorlar……





Köşebaşlarında, çamurlu ıssız sokaklarda, karın, yağmurun ve gökdelenlerin arasında, dağ başlarında, tarlalarda, kapısına kilit vurulan atelyelerin önünde bekleşiyorlar. İşsiz, umutsuz, aç, yorgun, hasta, küskün, sessiz ve kimsesiz.





Size ey sağlıklı ve varlıklı olanlar.
Ey işleri tıkırında gidenler.
Ey karnı tok, sırtı pek, yüzü gülenler.
Ey seçim kazananlar ve koltuğa oturanlar.
Ey dolar uçuranlar ve muslukların başını tutanlar.
Siz ey güç odakları, silah siperleri, söz ustaları.
Beş vakit namazını cemaatle kılanlar. Gece teheccüte kalkanlar.
Zikir ile coşup nara atanlar. Defalarca hacca gidenler.
Bir koyup beş kazanan tüccar, yağlı müşteriye
yaltaklanan esnaf; aracılar, tefeciler, bankerler.
Ey mangalda kül bırakmayan siyasiler.
Bilim babaları, akademisyenler.
Emirli demiri kesebilenler.
Unutmayın.
Önümüz kış ve yoksullar sizi bekliyor.”