Yalnızca Beyoğlu'nun ve diğer bazı ilçelerin imar planlarında değişikli yapılarak ele geçmedi katrilyonlar.

*Tüm devlet kaynakları İstanbul'a sarf edilerek; bu mega kentin Edirne istikametine doğru gelişmesi zorlanarak; daha çok milyar dolarları kasalarına indirdiler.

*"Bir kentte iki havaalanı varken; üçüncünün yapılması gerekmiyor" diyen ekseriyete rağmen; üçüncü havalimanı o tarafa yapıldı. Bunun KIRK BEŞ MİLYAR DOLARA mal olduğunu, kendi ağzıyla itiraf etti. Başka hiçbir büyük kente bu ölçüde pahalı bir yatırım yapılmadı. Üçüncü havalimanının çevresindeki tarlaları ve dağı taşı, yandaşları ve kendileri çok ucuza kapatmışlardı. Havaalanı yapılınca yüzlerce kat değer kazandığı için çok büyük kazançlar sağlandı.

*Etiler'de bir milyar dolarlık polis okulunun, ihalesiz olarak devredildiği iddia ediliyor.

*ATV ve Sabah gazetesinin satışı için ihaleye giren zenginlerden para toplandığı söyleniyor.

*Kamu arazilerinin yandaş bir vakfa usulsüz devredildiği dedikodularına; bugün ortaya çıkan pislikleri görenlerin; inanmaması mümkün değil!

*Hızlı tren ihalelerinde; yandaş müteahhitlerin bilgiler sızdırılarak kollandığı da söyleniyor.

*Milletvekilliğinden, bakanlıktan ve partisinden istifa eden Çevre ve Şehircilik Bakanı; "İSTANBULUN İMAR PLANINDA DEĞİŞİKLİKLER YAPAN VE BÜYÜK RANTLAR SAĞLAYAN PLANIN BAŞBAKNIN ONAYIYLA GERÇEKLEŞTİĞİNİ" açıkladı!

İnsan bütün bunların yalan veya kötü bir rüya olduğunu duymak istiyor. Fakat halen dahi gücü elinde tutan ve polisimizin adli kolluk görevini icra edememesi için; ellerinden gelen her şeyi yaparak ülkemizi; kralların keyfine göre yönetilen Arap memleketlerinden de, daha hukuksuz kılmaya çabalayanlar; doğruların halk tarafından bilinmesini ve gazetelerde yazılmasını engellemeye kalkışınca; artık bütün dedikodulara inanmak zorunda kalıyoruz.

 ***

Benim gibi Mülkiye kökenli olan, Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'i görevdeyken de takdir ederdim. "Polisin Adli kolluk vazifesini yapması engellenince; iktidar partisinden istifa etti." Kendisini tebrik ediyorum.