Saadet Partisi Konya İl Başkanı Hüseyin Saydam; “Geçtiğimiz hafta Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından büyük bir gürültüyle açıklanan, şehrimize yapılacak olan yatırımlar tabi ki yapılması gereken, olması gereken yatırımlardır. Ancak bu kadar gürültü koparacak yatırımlar değildir. Zaten hali hazırda yapılması gereken küçük işler büyük bir projeymiş gibi hemşehrilerimize sunulmaktadır” dedi.





Saadet Partisi Konya İl Başkanlığı Haziran Ayı İl Divan Toplantısı internet üzerinden gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan İl Başkanı Saydam, özetle şu ifadelere yer verdi:





“İnsanların yaşam standartları her gün değişiyor. 100 yıl önce insan hayatında olmayan pek çok şey bugün hayat standardı haline gelmiş. Bu sebeple bugünün idarecileri, yaşam standartlarının en az 20, 30 sene sonrasını öngörerek adımlarını ona göre atmak zorundadırlar. Şehirlerimiz, binalarımız, ekonomimiz, tarımımız, teknoloji yatırımlarının nereye evrileceği de öngörülerek; insan gücü, bulunduğumuz coğrafya, iklim değişiklikleri gibi unsurlar da göz önünde bulundurularak şekillendirilmeli ve ona uygun adımlar atılmalıdır.





Bildiğiniz üzere şehrimiz açısından da hem yerelde hem de merkezi olarak birtakım adımlar atılmakta, bir şeyler yapılmaya çalışılmaktadır. Konya ilimiz 31 ilçesi ve 2 milyon 200 bin nüfusu ile Türkiye'nin en büyük yüzölçümüne sahip, tarımı ve sanayisi ile de ülkemiz içerisinde önemli bir şehirdir. Bu açıdan büyük bir gürültüsü yapılan, şehrimize yapılacak olan yatırımlar tabi ki yapılması gereken, olması gereken yatırımlardır. Ancak bu kadar gürültü koparacak yatırımlar değildir. Açıklanan projelerin zaten hali hazırda yapılması gereken işlerdir.





Şükran Mahallesi dönüşüm projesini yapıyoruz diye açıkladığınız proje zaten yıllardır mağdur edilen vatandaşımızın eğer zamanında yapılıp bitirilebilirse, hakkının teslim edilmesi demektir. Sosyal Konut projesi diye açıkladığınız proje bugün özel sektörün yaptığı ev organizasyonlarından öte bir şey değil. Tamam, mevcut şartlarda ucuz ama sosyal olabilmesi için masrafının tamamen devlet tarafından karşılanması gerekir. Eski stadyum alanına yapılan millet bahçesi de hakeza aynı şekilde çok büyük bir projeymiş gibi sürekli gündemde tutulmaya çalışılıyor. Koskoca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın parkla bahçeyle uğraşacağına, Türkiye ölçeğinde yapması gereken daha önemli işler olduğu kanaatindeyiz. Bizce küçük işlerin koskoca bakanlık tarafından üstlenilmesi ve açıklanması, belediyelerimizin artık çaresiz olduğu ve hizmet yapamadığı anlamına gelmektedir.





Genel altyapımız bundan 30 sene önce yapılmış ve muhtemel ekonomik ömrünü tamamlamıştır. Şimdi belediyelerimizin asfalt sezonunu açtık diye haberlerini görüyoruz. Asfalt sezonu denilen aslında yama sezonudur. Trafik hala başlı başına bir problemdir. Yapılması gereken düzenlemeler ve Aksaray Yolu üzerinde viyadük ihtiyacı var. Hem bugünün hem de geleceğin ihtiyacı. Bugün değilse ne zaman yapacaksınız? Şehir her gün büyüyor. Araç sayısı artıyor. Şehir göç almaya devam ediyor. Çiçekle böcekle geçirilecek zaman değil.





Buradan Konyalı hemşehrilerime seslenmek istiyorum. Daha düzgün, daha müreffeh, daha temiz, daha ucuz bir şehri oluşturmak elimizde. Geçmişte en zor zamanlarda bile en büyük hizmetleri yapan görüş, parti biziz. Bugünün imkanları daha farklı, daha iyi hizmetler yapabiliriz.”





Saadet Partisi GİK Üyesi Birol Aydın da toplantıda; “Gündem bombardımanı devam ediyor. Bugün bir konuyu konuşuyoruz. Daha biz konuşmamızı bitirmeden hemen yeni bir konu ortaya çıkıyor ve önceki konunun üstü kapatılıyor. İnsanlar bu keyfilik ve hoyratlıktan bıkmış durumda. Bugün herhangi bir akademisyenimize yurt dışından bir teklif gelse hemen gidecek. Bugün gençlerimiz, yurt dışından bir okuma veya iş imkanı bulsa hemen gidecekler. Bu bıkkınlığın etkilerini yok etmemiz gerekiyor. Yaklaşık iki buçuk milyon gencimiz üniversite sınavına girdi. Neden? Diploma sahibi olmak için. Ancak bu ülkeye usta da tornacı da zanaatkar da lazım. Her tarafa üniversite açıldı. Herkes üniversiteye gidebilir ama üniversiteler öğrenciye hiçbir şey veremez oldu. İktidar birçok işi gibi üniversite politikasında da doğru adımları atamadı” şeklinde konuştu.