Önceden kapattıkları Rant alanlarını aşırı değerlendirebilmek için, İstanbul'a üçüncü havaalanı yapıyorlar. Oysa; Atatürk Havaalanın çevresi çok geniş! O geniş yerlere yeni pistler yapılarak üçüncü havaalanı yapmanın aşırı giderlerinden tasarruf etmek olanağı vardı. Bu yol seçilmedi ne yazık!

*Milyonlarca ağaç kestiler; daha da  kesecekler... Bir daha yetişmesi olanaksız milyonlarca metrekare yeşil alana kıyacaklar. Yeşile bile-bile, inatla ve kasten kıymak; cinayet kadar ağır suçtur. Aynı suç, Atatürk Orman Çiftliğine karşı da işlendi.  *Onlarca göller ve göletlerin sularını  Karadeniz'e kanal açarak kuruttular daha da kurutacaklar...

*İlle de miyarlarca dolar daha, ülkemizi dışarıya borçlandıracaklar. İlle de, havuza büyük para koyan halkımıza küfür eden yandaş müteahhidi, halkımızın sırtından zengin edecekler. Durumun en vahim yanı; üçüncü havaalanı yapacakları yerin; göller ve bataklıklarla dolu olmasıdır. Şimdi o göllerin ve göletlerin sularını;kanallar açarak Karadeniz'e  boşaltmaya uğraşıyorlarmış... Oralara boşuna ve sınırsızca gömülen devlet kaynakları; biraz da Anadolu'ya ve Başkente hizmet ve yatırım götürmek için ayrılmalıydı.

Diyelim ki oradaki gölleri ve bataklıkları boşalttınız. On binlerce yıldır su altında bulunmasından dolayı iyice yumuşayan derin balçık yapıyı, nasıl sağlamlaştıracaksınız?    *Uçaklar inerken; çökme ve kayma sonucu kazalar olursa; kaybedilen değerleri özellikle canları niçin hesaba katmıyorsunuz?

*O bataklık alanlara hiçbir akıl ve izan sahibi havaalanı yapmaz.

Gölleri boşaltmak için yapılacak aşırı harcamalar da fakir halkımızın zavallı bütçesine yük olmasın! Dikkat buyurun: Ankara'da Atatürk Orman çiftliğine tasallut edildi. İstanbul'da Atatürk Hava alanı devre dışı bırakılacak! Atatürk karşıtlığı, ülkemizi işgallerden kurtaran büyük kahramana vefasızlıktır.

YAĞMURLAR ÇILGINCA YAĞDI-GENE DE SUSUZ YAZ BEKLENİYOR

Başkenti de, İstanbul'u ve diğer kentlerimizi de seller bastı. Metrolar göl gibi oldu. Yalnızca çukur yerler değil, yollar-evler sel altında kaldı. Başkentin ve İstanbul'un belediyeleri çaresiz kaldılar. Politika yapmaktan belediyeciliğe ve milyonlarca insanın mutluluğuna değil; partizanlığa ve politikacılığa daha çok önem verdikleri; bir kere daha ortaya çıktı.  O kadar bol yağışa karşın; yaz günleriyle aylarını susuz geçireceğimiz söyleniyor? Nedeni ortada, Yüce Mevla'nın verdiği rahmetleri, biriktirmeyi akıl edemiyoruz veya beceremiyoruz. Baraj ve gölet yapılmaya harcanması gereken kamu kaynakları; niçin oy rüşvetleri dağıtılarak boşa götürülüyor. Yazın ortasında susuz kalmamak için; gölleri ve göletleri boşaltmayın! Yeni barajlar ve göletler yapın!          Bir sorum var: Büyük Atatürk'ün ve İsmet Paşa'nın dönemlerinde; bugünkü gibi yurttaşlarımız illegal örgütlerce esir alınabildi mi?

                                                ***

Sayın Bahçeli ve Sn.Kılıçtaroğlu; mükemmel bir Cumhurbaşkanı adayı çıkardılar. Değerli Prof Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu İslam dini alimi; Arapça dahil ona yakın yabancı dil biliyor. İngiltere, Pakistan, Almanya ve birçok batı ülkesi üniversitelerinde hocalık yapmış.  politikaya bulaşmamış; partizanlığı hiç yok! Başka bir aday çıkacağını veya çıksa bile yeterli oy alabileceğini sanmıyorum. Böyle üstün kabiliyetli ve dünyaca tanınmış bir aday daha bulunması olanaksız.