Yazarı olsun, çizeri olsun, birbiriyle çizgilerde, satırlarda tanışır. Kırk yıllık dost gibidirler böyle bir dostluk kuranlar. Hele bir de aynı dergilerde yazıp çizdilerse o dostluk hiçbir şeye değişilmez.

Sevgili Aşkın Ayrancıoğlu ile bu şansı yakalamışlardanım. Önce eserlerimiz buluştu, arkasından yüz yüze tanışmanın mutluluğunu yaşadık. Sevgili Aşkın, bir eğitimcidir. Öyle bildiğimiz klasik eğitimcilerden değil. Eğitimin üretime, yaratıcılığa, insan yetiştirmeye dönük yapısı olduğuna inananlardandır. Bugüne dek karikatür alanında yetiştirdiği öğrencilerinin sayısını o da bilemez. Ülke çapında, yurt dışında yapılan yarışmalarda onun öğrencilerinin ödüller alması, başarılı olmaları şans değil, uzun erimli bir çalışmanın, çabanın sonucudur. Dünya tatlısı minicik öğrencilerine bir bakıyorsunuz dünya birincisi olmuş. Bir bakıyorsunuz ülkemizde en büyük ödülü kazanmış.

Öğrencileri böyle olur da kendisi böyle olmaz mı? Çizgileriyle ülkemizin gururu, onuru oluyor her zaman Aşkın Ayrancıoğlu. Bir ipek böceği sabrı, bir arı çalışkanlığıyla sessiz sedasız, kırmadan dökmeden doruklarda bir kartal gibi uçuyor. Anadolu’muzun küçük bir kasabasında  (Sinop-Boyabat) bir insanlık mücadelesi veriyor. Bir sanatçının, bir eğitimcinin nasıl olması gerektiğini ortaya koyduklarıyla gösteriyor. Elinin değdiği yerlere güller diken Aşkın Ayrancıoğlu, eğitimde de sanatta da model alınacak biri olup çıkıyor. Çizgilerinin yarınlara ulaşması bakımından karikatürlerinin kitaplaşmasını yürekten kutluyor, tuttuğu yolda daha büyük başarılar diliyorum.

Sevgili Aşkın ile bazı şenliklerde, karikatür etkinliklerinde de birlikte olduk. Ağırbaşlı, saygılı kişiliği ile dikkat çeken dost canlısı birisi. Onun bir eğitimci olduğunu düşünürsek yaptıkları doğal gelebilir. İnsanlık yönünden de model alınacak bir yapıya sahiptir. Üretken bir eğitimci. Çocuklara yaratıcı olmaları için çırpınır. Karikatür yarışması ödül törenlerine yalnız gelmez. Yetiştirdiği minik çizerlerle gelir. Çünkü öğrencileri ödül almıştır. Onların başında gelir, çocukların velilerini yalnız bırakmaz. Anadolu insanının vefasını bulursunuz onda.

Amasya Belediyesi karikatür yarışmalarında öğrencileri ödüller aldı. İki üç yıl birlikte ödül törenindeydik. Amasya’yı seviyordu. Yöre aynıydı, Sinop da Karadeniz’in bir kentiydi. Şehzadeler Şehri’nin altını üstüne getirir, gezeriz. Geceleri masalsı görüntülere biteriz. Bolca fotoğraf çektiririz. Oradaki anıları ölümsüzleştiririz.

Sevgili dostum Aşkın paylaşımcıdır. Güzellikleri paylaşmayı sever. Dergiye yazı gerekir, arayıp söyler, dergide yazın olursa mutluluk duyarım, der. Öyle birine yazı da verilir, öykü de… İnsana değer verenlerin her zaman yanında olduğumu cümle alem bilir.

Yardımlaşma karşılıklı olur. Ben de çıkan bir dergi için karikatür istesem ikinci kez söyletmez bir iki saat içinde elinizdedir istedikleriniz. Bazı arkadaşlardan istersiniz on günde zor gelir. O da sürekli uyardığınız takdirde olur. Sorumluluk sahibidir. Bu eksik olsa ne öğrenci yetiştirir ne de kendisi özgün karikatürler yaratabilir.

Sevgili Aşkın dostuma tuttuğu yolda başarılar dilerim. Köy demeden ilçe demeden çalışır didinir. Kara göklerin yıldızıdır o. Küçücük bir ilçedeki öğrencilerini dünya çapında birer sanatçı yapmak için uğraşır durur. Bunu da başarır, bunun çok çalışarak, uğraşarak olduğunu çok iyi bilir. Bu karınca çalışkanlığındaki dostum başkalarına da model olur. Yolun açık olsun güzel insan, çok sevdiğin öğrencilerinle tüm başarılar sizlerle olsun…