TÜGVA tarafından organize edilen programa Akşehir Kaymakamı Mehmet Türk, Belediye Başkanı Salih Akkaya, İlçe Müftüsü Ahmet Kardaş, STK ve Siyasi Partilerin Temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
Kur’an-ı Kerim okunmasından sonra söz alan TÜGVA Akşehir Temsilcisi Abdullah Koç; ‘’Aziz Akşehirliler; zulme rıza göstermeyen, zalimin hasmı ve mazlumun dostu olduğunu bu meydandan dünyaya ilan etmeye gelen milletimin yiğit evlatları, basın açıklamamıza hoş geldiniz.’’diyerek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü:
‘’Amerika’nın Kudüs’e büyükelçilik açmasıyla beraber işgalci ve katil İsrail, daha öncelerden defalarca yaptığını yine yaptı ve masum sivil halka gerçek silah ve mermilerle saldırdı. Bu saldırılarda Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada,İsrail askerlerinin gerçek mermi ve gaz bombası kullanması sonucu 62 kişinin şehit edildiği, 2 bin 800 kişinin de yaralandığı ifade edildi. Yurtlarından edilen masum Filistinli kardeşlerimizin yaptığı işgalci İsrail’e karşı sadece meşru vatan müdafasıydı.Binlerce Filistinli kardeşimizi şehit eden, yaralayan evsiz ve yurtsuz bırakan saldırılar ve vahşet karşısında bu dramı çaresizlik içinde seyrettik, sadece dua ettik, gözyaşlarımızı içimize akıttık uzaktan.
Bu sebepledir ki; mübarek Ramazan ayında içimiz yandı, yüreklerimiz burkuldu, iftar ve sahurlarda lokmalarımız boğazlarımızda düğümlendi. Ama gel gör ki bu kardeşlerimize sahiplenen ve zalimlere sesini yükselten Türkiye’den başkası olmadı. Bu vahşeti insanlık seyretti, seyirci kaldı ve bu yaptığıyla adeta insanlık öldü.
Gazze’de sivil halka yönelik, insani ve hukuki temelden yoksun, insan haysiyet ve hürriyetini hiçe sayan, orantısız bir kuvvetle yürütülen onursuz saldırılarla İsrail Devleti’nin yürüttüğü katliam, insafsızca devam ediyor. Siyonist emelleri uğruna her şeyi meşru gören bir haydutluk İsrail Devleti’nin siyaseti olmuştur. Bugüne kadar böyle olduğu gibi, bugünkü hunharlığın da İsrail’in son insanlık suçu olmayacağı bellidir. Dünya barışını ve Ortadoğu’nun kaosa yatkın yapısını tahrik eden bu haksız saldırılara, Türkiye’nin terör örgütlerine karşı verdiği haklı mücadelesine yapılan uyarıların onda biri kadarının bile yapılmadığını ibretle gördük. Bosna, Kosova, Karabağ ve Halepçe yaraları bir kez daha tazelendi gönlümüzde.
Gazze’ye saldırılar karşısında hamiyetperver milletimizin yurdun her bucağından mazlumun yanında yükselen soylu sesine; biz de Nasreddin Hocanın torunları, Akşehirliler olarak, dünyanın ortasından güç katmak için buradayız!
Bu vahşi saldırıların durması ve bir daha yaşanmaması için;
- Derhal Türkiye Cumhuriyeti Devleti öncülüğünde İsrail yayılmacılığına karşı ‘Devletlerarası Siyonist Politikaları İzleme Komitesi’ kurulmalıdır. Bu komite düzenli ve sürekli resmi olarak dünyaya ve kamuoyuna gelişmeleri bildirmeli ve tedbirler gündeme getirmelidir.
- Batı dillerinde yayın yapacak bir Tv kanalı ile İsrail’in zalimce faaliyetleri sürekli sergilenerek Gazze’deki durumu tam anlayamayan Batı Kamuoyu sürekli aydınlatılmalıdır.
- Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından bölgeye Türk ordusu öncülüğünde bir Barış Gücü gönderilmesi için derhal girişimlerde bulunulmalıdır.
İsrail sadece Filistin’de kalmayan bu ‘küresel kan davasını’ devam ettirmemelidir. Kin ekenler yarın nefret biçecektir. İsrail’in ve destekçilerinin hazırladığı Dünya yaşanılacak bir dünya değildir.
Burada bulunan Siyasi Parti, STK temsilcileri ve siz halkımızla birlikte;
Gazze’den başlayarak, İnsanlığın mutlu geleceği için, Yeryüzünde kötülüklerden eser kalmayıncaya kadar, milletimizle birlikte her türlü özveri ve çabaya hazır olduğumuzu tam bir inançla Dünyaya ilan ediyoruz. Ve en güçlü bir şekilde haykırıyoruz: YAŞASIN ZALİMLER İÇİN CEHENNEM.”
Atılan sloganlar ve yapılan protestolar eşliğinde son bulan konuşmanın ardından mitinge katılanlar, hep beraber Filistin için dua ettiler.
