Kurulduğu günden beri içinde herkesimi kucaklamayı hedef bilen AK PARTİ ve Genel Başkanımız Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan hiç kimseden çekinmeden ve kimsenin de mezhep, tarikat, meşrep, ekol, açık, kapalı, sosyal demokrat, sağcı, solcu, gibi yaklaşımlara meydan vermeden, üyelik başvurusu yapan ve yasal şartlara haiz şahısları parti üyesi yapmıştır. Partisine aldığı ve yukarda saydığımız, mezhep, tarikat, meşrep, ekol, açık, kapalı, sosyal demokrat, sağcı, solcu pek çoğuna da parti içinde yükselme imkânı sunarak, böylece Türkiye siyasi hareketi içinde %50 oy oranı ile halen de birinci partidir.

         Bu noktada, AK PARTİ özellikle Seyda Mele Fettullah Gülen Hoca Efendinin guruplarına dâhil olduğu bilinen şahıslara daha çok kapılarını açtı. Bazı yerlerde sayıca üstünlük oluşturacak hale gelmelerini hepimiz din kardeşleriyiz diyerek, hayra yordu. Bu grubun düzenlediği Türkçe Olimpiyatlarında Hükümetimizin Bakanları, Milletvekilleri, Belediye Reisleri ve dahi ileri gelenleri iştirak ettiler. Bazılar basının ve kameraların önünde gözyaşı döktü. Bu kişilerin bazıları ta Afrika Ülkelerine kadar gidip bizzat kurban yardımı işine bile dâhil oldular.

 Başta Büyükşehir, İl, ilçe, Belediyeleri olmak üzere okul ve benzeri yapılaşmalarında arsa temini gibi işlerini kolaylaştırdı. Bunları yaparken AKPARTİ hiç oy kaygısı gütmedi. Hiç benim, sadece bizim partimizin adamları ve onların yakınları malum kadrolara gelecek demedi. Özellikle aylardır yazmaktayız. Yazacağız da. ÖSYM adındaki malum kuruluşça aylarca basın ve yayın organlarında, TV ve İnternet ortamlarında, alenen yapılan yayınlarda, yolsuzluk yapıldığı iddia edilen KPSS, ALES, TUS... Ve benzeri diğer sınavlarda soruların çalındığı, ele geçtiği ve sair iddialar ayyuka çıktı. Hata bunları yapanların bazı dershaneler olduğunu da savunanlar bile oldu. Kaldı ki: Bu sınavlarda hiçbir AKPARTİ üyesi veya yakını, oğlu, kızı bir sınav kazanmadı. Böylece AKPARTİ hiçbir Devlette kadrolaşma hareketine de girmedi. Aksine AKPARTİ üyesi olan bazı insanların çocukları adeta bilinmeyen bazı güçlerce işsiz,  aşsız, eşsiz bırakılarak açlığa mahkûm edildi.

Son yaşanan olayla baktığımızda:  O zamanlar, Hükümetimizin bazı Bakanları, Milletvekilleri, Belediye Reisleri, adeta, Seyda Mele Fettullah Gülen Hoca Efendinin ilgili bölgelerde görevli insanlarının baş imamlarının ve guruplarının yanında adeta poz vermek isteyenler, şimdi facebook ve twitter hesaplarında bir gram bir şey yazmadıklarını müşahede etmekteyiz.

Bu savunma işini sadece AKPARTİ Genel Başkanımız Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ a bıraktıkları mütalaa edilmektedir. Ucu bana dokunur diye. Suya sabuna dokunmayalım demekteler.

Allah CC izan herkese versin. Aklı başında içinizde bir aksakal yok mu?  Vallahi ve billahi e tallahi ben arabasının arkasındaki camda yıllarca Genel Başkanımız Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Beyin resmini taşıyan parti içindeki cemaat mensuplarını biliyorum. Canını ve kalbini verecek şahısları biliyorum. Şimdi iyimi oldu bu işler, tezgâhlar, dönen dolaplar. Kuzey Irak Petrolleri elimizden gitse iyimi? Halk Bankası gâvurun olsa iyimi?

Ülkemizin kaybettiği, itibar ve paramızın değer kaybetmesi. Zaten ay sonunu zor getiren insanlarız. Kaybeden asgari ücretli oldu. Emekli oldu. Sosyal yardım Vakıfları ile geçinenler oldu.

Tabi bazılar için önemli değil. Onların her günü aybaşı, kazançlarının hesabını bilmezler. Dümenleri kıyak...

Beyler gayri Müslimlerin, kâfirlerin, yezit lâinin şimdiki versiyonları olan AB. IMF gibi kökü dışarıda, batı kulüplerinin, emperyalistlerin, Siyonistlerin,  istediklerini uzun yılardır yazmaktayız. Siz bize hiçbir zaman, Allah CC. Razı Olsun demediniz. Gerçekleri içiniz bilir. Başta Avrupa Birliği, İMF, gibi gâvurlar ve dölleri İslamiyet parçalansın isterler. Hep yazdık hatta bu yörenin laflarını unutan bazı cici beyler için bir seferinde desti diye de yazdık. Testiyi testiye kırdıracaklar diye. Yazdık. Şimdi testiler kırıldı dışına su sızdırıyor.

Genel Başkanımız ve Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Beyin Milli Görüş geleneğinden geldiğini unutunuz. Yıllarca çocukluğundan beri, neşet ettiği kaynaklar belli insanları milli görüş ve sağduyulu, gelecek vadeden şahsiyetleri, sizin bilemediğiniz, bizimde sizi bilemediğimiz ve adı henüz belli olmayan siyasetiniz gereği devre dışı ettiniz.

Duyarız ki tepenizde yolacak saç da koymamışsınız. Canınız yanıyormuş, eyvah biz ne yaptık diye. Bekleyin biraz daha bakalım. Nasıl olsa Allah CC. Büyüktür. İsteriz ki: Bu işlerin sonu hayırla neticelensin. Ucu size dokunmasın. Amma her şeyin bir bedeli var. Burada olmasa Ebedi Âlemde ya da Âlem-i Berzahta herkes Mahkem-i Kübra’da hesap verecek. Allah CC. hesabı kolay verenlerden etsin.