Tarihi bir kent olan Akşehir’e tarihi bir kapının yakışacağını vurgulayan Akkaya, proje hakkında şu açıklamalarda bulundu:
“Buram buram medeniyet kokan, tarihin önemli miraslarına sahip olan şehrimize bir vefa borcu olarak Selçuklu mimarisine uygun şehre Giriş Kapısı-Tarihi Kapı yapmayı planlıyoruz. Anadolu tarihine yakın bir kökeni bulunan kentimizin Eti, Frikya, Lidya, Roma ve Bizanslı'ların yerleşim yeri olduğu bilinmektedir. Latin kaynakları incelendiğinde Akşehir'in ilk isminin THİLOHELUM olduğu ve bu ismin zamanla halk arasında PHİLOHELİUN (FİLEMELYUM) şekline dönüştüğü bilinmektedir. Sultan Alparslan'ın Malazgirt Zaferinden sonra Bizanslıların gücü kırılmış ve Selçuklular yavaş yavaş Anadolu'ya yayılmaya başlamışlardır. Miladi 708 yılarında Kutalmışoğlu Süleyman Şah, Konya ile birlikte Akşehir'i de almış ve topraklarını genişletmiştir. Akşehir'de Selçuklular, Karamanoğulları ve Osmanlı'lar dönemlerine ait birçok eser bulunmaktadır.
Bunlar Ulu Camii, Güdük Minare Camii, Taş Medrese, İmaret (Hasan Paşa) Camii, İplikçi Camii, Ferruh Şah Mescidi, Hacı İbrahim Sultan Türbesi, Küçük Ayasofya Mescidi, Seydi Mahmud Hayrani Türbesi başlıca eserlerdir.
Şehir kapısı, bir yerleşim biriminde kale veya surun bir parçası olacak şekilde giriş çıkışın yapıldığı ve aynı zamanda savunmayı da güçlendiren tahkimat türüdür. Tarihsel dönemlerine göre şehir kapıları savunma, güvenlik, kamu sağlığı, ticaret, vergilendirme ve törensel faaliyetlerde kullanılmıştır. Siyasi dengelerin yerleşmesiyle birlikte şehirlerin surlarının ve tahkimatının kaldırılmasıyla birlikte şehir kapıları tarihsel bir anıt olarak ayakta kalmıştır.
Tarihi dokunun canlanması ve genç neslimize de tarih bilincinin aşılanması açısından İstasyon Caddesi'ne ilk kapıyı yapmak istiyoruz. Şehre girişlerde ayrı bir canlılık ve heyecan katacak olan giriş kapısı Selçuklu mimarisini yansıtacak. Bu eseri gördükçe atalarımızın yıllar önce yaptıkları eserleri gelecek nesillere taşımak, tarihi dokuyu canlandırmak bir nebze tarihi yeniden hatırlamak esas gayemiz olacaktır.
Projelerimizin amacı tarihimizin korunarak gelecek nesillere aktarılması şehrimizin soysa-ekonomik yapısına katkıda bulunmaktadır. Giriş kapımız şehrimizin tanıtılması konusunda da büyük bir öneme sahip olacaktır.”
