Toplu Sözleşme görüşmelerinde Hükümet ve sendikaların uzlaşmaya varmasıyla memur ve memur emeklilerinin zam oranları; 2022 yılının ilk altı ayı yüzde 5, ikinci altı ayı yüzde 7, 2023 yılının ilk altı ayı yüzde 8, ikinci altı ayı yüzde 6 ve enflasyon farkı şeklinde açıkladı.

Görüşmelerin ardından yapılan basın açıklamasında, yapılan zam oranlarını değerlendiren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Türkiye’nin ekonomik olarak büyüdüğünü fakat enflasyonda da bir artışın olduğunu ifade ederek; “Sözleşme, enflasyonun oluşturduğu olumsuzluklara karşı çalışanları koruyor. Geçtiğimiz günlerde işçilerimize yaptığımız toplu sözleşmede geniş bir uzlaşma sağladık. 2021 ve 2022’yi kapsayan bir sözleşmeydi. Bu sözleşme ise 2022 ve 2023’ü kapsayacak. Dolayısıyla rakamları ve oranları mukayese etmek sağlıklı değil. Yıllar farklı, veriler farklı” dedi.

Bakan Bilgin’in konuşmasında öne çıkan ifadeler:

“2022’nin ilk yarısı için yüzde 5 artı enflasyon farkı, 2022’nin ikinci yarısı için ise yüzde 7 artı enflasyon farkını yani toplamda yüzde 12’lik bir artışı önerdiğimizi belirtmek isterim. 2022 için enflasyon beklentisi yüzde 9. 2023 için yüzde 8 olarak, bugüne kadar memur sözleşmelerinde verilmemiş bir oranda fark önerdik. 2023’ün ikinci kısmı için ise yine yüzde 6’lık bir artış öngörülmektedir. Bunların enflasyon farkı saklıdır. Yıllık bazda yüzde 14’lük bir artış yaptığımızın altını çizmek isterim.

Memur-Sen’in seyyanen zam teklifinin getireceği yükün artık bir sosyal uzlaşıdan çok ekonomik bir soruna dönüşmemesi için bir başka öneride bulunduk. Yaklaşık 2 milyon sendika üyesi olan çalışanlarımızın 135 lira olan toplu sözleşme ikramiyesini, doğrudan 400 liraya çıkarttık.”

3600 Ek Gösterge

Bakanlığın yapmış olduğu ilk teklifte bulunan ‘3600 Ek Gösterge’ konusuna da değinen Bilgin; “Bu sözleşme kapsamında 3600 meselesi için, Memur-Sen Konfederasyonumuzun da katıldığı bir çalışma grubuyla yapılacak olan çalışmalar, bakanlığımız tarafından Meclis’e taşınacak. Sonrasında konu TBMM’nin inisiyatifindedir” dedi.

Sözleşmeli çalışanlar için 3+1 ilkesinin benimsendiğini bildiren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı; “Teknik ayrıntısını arkadaşlarımız hazırladılar. O konuda bilhassa yerel yönetimlerin çalışanlarına karşı yürütülebilecek bir haksızlığı giderebilmek için çalışmaların yapıldığını belirtmek isterim” şeklinde konuştu.

“Sosyal Politika Örneği” sözleşmeye tepkiler

Ülkemizde 4 milyon memur ve 2 milyonun üzerinde memur emeklisini ilgilendiren toplu sözleşmenin sosyal politika örneği olduğunu söyleyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı; “Türkiye tarihinde bu anlamda yapılmış en yüksek oranları içeren bir sözleşmedir” ifadesini kullanırken, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın da beklenti ve kaygılarının oranlara yansıdığını söyledi.

Diğer taraftan; bazı siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, memurlar ve memur emeklilerinden ise gerek Hükümete gerekse sendika yetkililerine tepkiler gelmeye devam ediyor.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, yaptığı açıklamada; “Sayın Bakan memuru acaba hangi enflasyonun altında ezdirmeyecek? Merkez Bankası’nın bile gerçekçi bulmadığı TÜİK enflasyonunun mu yoksa vatandaşın hissettiği pazardaki, mutfaktaki enflasyonun mu?” diye sordu. CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır da yaptığı paylaşımlarda; “Her ay otomatiğe bağlanan güncellemeler ile bu zamlar yine buhar olacak” yorumuna yer verdi.

TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, memura yapılan zam miktarının hayal kırıklığı olduğunu söyleyerek Memur-Sen’i eleştiren İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu ise; “Sarı sendikacılığı bile geride bırakan bu işbirliği ve teslimiyeti anlamlandıramıyoruz. Sormak lazımdır, bu ne renk bir sendikacılıktır?” şeklinde konuştu.