Kabinedeki bütün bakanlıklar elbette çok önemli görevler üstlenmekte. Her bir bakanlık, görev alanına giren işleri hakkıyla yerine getirmek, o alandaki sorunları çözmek için en üst makam. Elbette Bakanların mesleki geçmişlerinin, yönettikleri bakanlığın görev tanımıyla örtüşüyor olması de çok önemli. Yeni kabinede bunun örnekleri oldukça fazla. Ancak yaklaşımlarda şahit olduğumuz farklılıklar bazen vatandaşı hayrete düşürüyor.

Milli Eğitim Bakanı; eğitim sistemini düzeltmek, çocukların ve gençlerin geleceğini yüceltmek için ÇALIŞIYOR. Tarım ve Orman Bakanı ise, soru soran gazeteciye, yaptığının MASKARALIK olduğunu söylüyor. Bu milletin, ‘’Suç kişiseldir. Bir kişinin işlediği suçtan, kardeşi bile olsa bir başkası ilişkilendirilemez, suçlanamaz.’’ diyerek ciddi anlamda hoşgörü gösterdiği bir Bakan; ne kadar yanlış bir zamanda, ne kadar yanlış bir soru sormuş olursa olsun (iddia böyle) bir gazeteciye bu kelimeyi kullanıyor.

Aynı Bakanın geçtiğimiz günlerde, dil sürçmesiyle buğday yerine un dediği söylenmişti. Kendisinden önceki Bakanın da, kepeği ekilebilir bir hububat zannederek, çokça ekilmesini önerdiği iddia edilmişti. Kim bilir, belki de şanssızlık Bakanlıktadır.