Güneyinde İbre Sokağın kestiği, kuzeyinden ise Mektep Sokakla sonlanan doğudan Yağlıdede, batıdan ise Eğri Sokağın kesiştiği Şirin Irmak (Ense Irmak) sokak Akşehir’in en eski sokaklarından biridir.

Sultan dağlarından aşağı akan sulardan Akşehir’de yaşayanlar tarih boyunca değirmen döndürmede, içme ve temizlik suyu olarak kullanmada hatta elektrik üretmede bile yararlanmışlardır. 1878 Yılında Akşehir Kaymakamlığı yapan Bereketzade İ.Hakkı bu konuda şunları yazmaktadır:

“Dağdan kasabaya inen sular, üst taraftaki evlere oluklarla şarıl şarıl akıyor; olukların önlerinki taş teknelerden de alt taraftaki evlere zincirleme bir suretle akarak ta ovanın kenarındaki mahallelere kadar geliyor. Fakat evden eve, bu minval üzere geçtiğinden, tekneler içinde ise kap kacaklar, çoluk çocuk bezleri yıkandığından suyun akıcılık vasıfları değişiyor, tadı, rengi, kokusu değişiyor, bozuluyor. Bunu için yukarı ki mahalleler ile aşağı mahallerle arasında niza eksik olmuyor. Bu niza tabi ki bizim zamanımıza da intikal eyledi. Bir türlü mesele halledilemiyor, nihayet belediye marifetiyle Karahisar-ı Sahip’ten musluklar ısmarladım. Musluklar geldi. Böylece kurnalara takılan musluklar sayesinde su da latif mahiyetini bozmayarak ta kasabanın altına kadar billur gibi bir renkte aktı.”

Yine Fransız seyyah Clement Huart, 26 Mayıs 1891 tarihinde Akşehir’e ulaşmış ve Akşehir’deki sularla ilgili şunları yazmıştır: “Akşehir, Sultan Dağı’na keyifle yaslanmış tepelerden inen suları ile yıkanan bir şehir. Sokaklardan dereler akıyor…”

Bir zamanlar böyle ortasından ırmak akan sokağın adı günümüzde resmi olarak “Şirin Irmak Sokak” olsa da genellikle Akşehirliler, Ense Irmak veya Ensı Irmak Sokak olarak bilirler.

Anadolu Selçuklu devrinde Akşehir, Sultanların bir eğlence yani sayfiye yeri idi. Anadolu Selçuklularında kuş beslemeye meraklı oldukları tarihi kayıtlarda mevcuttur. Özellikle güvercin besliyorlardı. “Selçuklu”, “Selçuk” ya da Konya’da halk arasında söylendiği şekliyle “Enseli” olarak adlandırılan güvercinler, bir zamanlar Anadolu Selçuklu Devleti’ne başkentlik yapmış bulunan Konya yöresine özgü yerel kuşlardır. Buradaki “ense” sözcüğü kuşun kuyruk bölümü için kullanılmakta idi. Selçuklu devrinde Akşehir’de de beslenen bu güvercinlerin su içmeleri için Akşehir ırmağından bir kanalla ayrılarak alınan suya “Ense Irmak” denmekteydi. Bu rivayete göre “Ense Irmak Sokak” adı böyle verilmiştir.

Bir başka anlatımda ise bu sokağın etrafında genellikle hali vakti yerinde olan zengin aileler oturuyordu. Bu ailelerin özellikle hanımları bir yere gitmek istediklerinde fayton kullanıyorlardı. Ancak tekerlekleri devamlı suya düşen faytoncuların;
-Abla, sizin sokak “Ensiz Irmak Sokak” oraya giremeyiz, söylemeleri üzerine yerel şive ile “Ensi Irmak Sokak” şeklinde söylendiği için sokağın bu adı aldığı iddia edilmektedir.

Şirin Irmak Sokağın bir tarafında Kızılca diğer tarafında Çay Mahallesi bulunmaktadır. Kızılca tarafında hemen ilk sırada tarihi Tellioğlu Mescidi yer alır. Ense Irmak’ta genellikle arkası bahçe olan evler karşılıklı olarak sıralanmaktadır.

Akşehir ırmağından kanal ve oluklarla alınan su yerine 1930’lu yıllarda dağdan top yeri altına getirilen su Ense Irmağa bırakılmaya başlanmıştı. Komşuluğun, dostluğun ve arkadaşlığın yoğun yaşandığı bu sokağın ortasından akan ırmak erkeklerin, kadınların ve çocukların farklı işlerine yarıyordu. Örneğin Akşehir ve çevresinde çok sevilen termiye için bu ırmak birebir idi. Yeşil halde toplanan termiye siyah kıl çuvallara doldurularak çaya konup, sararıncaya kadar birkaç gün akan suda bekletilirdi. Sanki o zamanki Ense Irmak, termiyenin doğal beyazlaştırma tesisi idi. Yine erkekler buradan aldıkları sularla evlerin arka bahçelerini sularlardı.

Kadınların hepsi sabahtan evinin önü toz kalkmasın diye ırmaktan su serperek, ıslatıp süpürür ve kimse ne sokağa ne ırmağa çöp atmazdı. Irmakta kadınlar çamaşır, halı, kilim hatta battaniye bile yıkarlardı. Bazen o sokakta oturmayanlar bile at arabası tutarak halılarını buraya getirip yıkadıkları oluyordu.

Bu sokak aslında çocuklar için çok cazip idi. Çocuklar mahalle arkadaşlarıyla tüm gün ırmağın içinde ve dibin de oynardı. Hatta küçükler içinde yüzerler, bazen akıntıya kaptırdıkları terliklerinin peşinde koşarlardı. Akşam olunca evin duvarına yaslanarak suyu seyredip hayaller kurarlardı. Geceleri de suyun hışır hışır akan sesiyle uyurlardı.

1938 ile 1946 yılları arasında Akşehir Belediye Başkanlığı yapan Mustafa Şarlak döneminde Ense Irmak Sokak yerine Şirin Irmak Sokak adı Belediye Meclisince tescillenmiş idi. Böylece haritalarda bu sokak adı Şirin Irmak Sokak olarak yazılmaya başlandı.

1984 ile 1989 yılları arasında Akşehir Belediye Başkanlığı yapan M. Yaşar Cenikoğlu döneminde araç tekerleklerinin su kanalına düşüp zarar görüyor şikayetleri yüzünden top yeri altından boru ile gelen su Akşehir çayına akıtılmaya başlandı ve susuz kalan su kanalı kapatıldı.
Böylece içinden su akan Akşehir Sokağı sıradan bir sokak haline geldi. Ancak yaşananlar hayallerden silinmedi.